Burdur’da geçtiğimiz günlerde ‘Muhtarlar Günü’ çeşitli etkinlikler ile kutlandı.

Gazetemiz muhabiri Muhammet Fatih Başcı’da Burdur Muhtarlar Derneği Başkanı ve Tepe Mahallesi Muhtarı Mustafa Aktaş, Bağlar Mahallesi Muhtarı Ömer Şükrü Özyurt, Bahçelievler Mahallesi Muhtarı Barış Akçay ve Burç Mahallesi Muhtarı Yurdanur Eser ile görüştü.

Merkeze bağlı mahalle muhtarları, muhtarlığın önemini, pandemi döneminde mahallelerinde yaşananları ve sıkıntıları anlattı.

Yeni Gün Muhtarlar söyleşisinden pasajlar şöyle;

Burdur Muhtarlar Federasyonu Başkanı ve Tepe Mahallesi Muhtarı Mustafa Aktaş;

“Bu mesleği ancak severek yaparsın”

“Muhtarlık müessesesi 1829 yılında padişahlık döneminde başlayan bir kurumdur. Muhtarlar kendine özgü oy alırlar, siyasi bir bağlantısı yoktur. Muhtarlık köy ve mahallelerde ‘amca’ diye anılır. Muhtar köylerin ileri gelenidir. Akıl danışılanıdır. Bir kavga olsa muhtara gelinir, bir şeyi çalınsa muhtara gelinir. Yani köylerde bütün sorumluluk muhtarındır. Mahallelerde de devletle alakalı iletişim kurulur. Yani mahalle sakinlerinin hepsi bir sorunda devlete gelse kargaşa olur. Muhtarda o mahallesindeki sorunların hallolması için millet devlet ilişkisini kurar. Arada bağlantı yapar. Muhtarlık güzel bir meslek. Severek yapılır. Para için yapılacak bir meslek değil. Bu mesleği ancak severek yaparsın.

“Vatandaşın en yakın sırdaşı muhtar”

Pandemi ile mücadelede gerçekten muhtarlara çok büyük bir görev düştü. FİTAS (Filyasyon ve İzolasyon Takip Sistemi) denetimleri yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Karantina da ya da normal olarak dışarıya çıkamayan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşıladık ve karşılamaya da devam ediyoruz. Vatandaşlarımızın en yakın sırdaşı muhtarlar olduğu için bizleri arıyorlar.

“Kentsel dönüşüm sorunu çözülsün”

Tepe Mahallesi olarak sıkıntımız şu, 2013 yılının sonlarına doğru 3 mahallemizde (Sinan, Tepe, Karasenir) riskli alan kentsel dönüşüm ilan edildi. O tarihten bu tarihe kadar henüz bir ilerleme yok. Geçtiğimiz günlerde muhtarlar günü toplantısında bu konuyu dile getirdim. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ‘Sinan Mahallesi’nden başlamak üzereyiz’ dediler. O toplu olarak ilan edilen 3 mahalleyi şu anda mahalle mahalle bölerek yapmak niyetinde olduklarını söylediler. Bekliyoruz. Devletimizden, Milletvekillerinden bu işin çözülmesini istiyoruz.”

Bağlar Mahallesi Muhtarı Ömer Şükrü Özyurt;

“Muhtarlığı severek yapıyoruz”

“Ben Burdur Merkez Bağlar Mahallesi muhtarıyım. Yaşım 38 ve Burdur’un en genç muhtarıyım. Muhtarlıkta bu dönem ikinci dönemim. Mahallemize hizmet için bu göreve talip olduk. Mahallemizin takdiriyle de görevimizi idrak etmeye devam ediyorum. Muhtarlık çok zor bir meslek. Bazen laf söyleniyor, karşılık vermiyorsun, duymamazlıktan geliyorsun. Bazı vatandaşlara laf anlatamıyorsunuz. Tabi biz resmî kurumlarla çalıştığımız için onlardan gelen talepleri, yani şu zaman da yapacakları işleri bizde mahalle sakinlerine bildiriyoruz. Ama bazen yapılıyor bazen yapılmıyor. Bu seferde arada kalıyoruz, zor durumda kalıyoruz. Ama Muhtarlığı biz severek yapıyoruz. İnsanlarla uğraşmayı seviyoruz.

“Doğalgaz eksiğinin giderilmesini istiyoruz”

Pandemi döneminde en zor meslek bizimdi. Bu dönemde biz her tarafa koşturduk. Vatandaşla karantinaya girdi. Biz onların ihtiyaçlarını karşıladık. Kendi cebimizden değil ama onların ihtiyaçlarını giderdik. Mahallemizde yapılmasını istediğimiz bizim önceden yağmur suyu sıkıntımız vardı. Biz Belediye Başkanı ile konuşarak o sıkıntıyı çözdük. Şu anda mahallemde doğalgaz eksiğimiz var. Bu eksiğin giderilmesi için de talepler yapıyoruz.”

Bahçelievler Mahallesi Muhtarı Barış Akçay;

“Muhtarlık hep hayalimdi”

Bahçelievler Mahallesi’nde muhtarlık yapıyorum. Bizim mahallemiz Burdur’un ikinci büyük mahallesi. Mahallemizin geneli öğretmen, memur kesiminden oluşuyor. Çoğunluğu da 65 yaş üstü emekli kesiminin bulunduğu mahalle. Muhtarlık görevinde benim ilk görevim. Mahallemizde bizim İrfan amcamız vardı. Benden önceki muhtar. O 5 dönem mahallemizde muhtarlık yapmıştı. Kendisini trafik kazasında kaybettikten sonra bir başka muhtarımız çıktı. O da rahmetli olduktan sonra da ben karar verdim, muhtar adayı olacağım. Mahalleye hizmet etmek için aday oldum. Hep hayalimde vardı muhtar olmak.

“Su sıkıntısı inşallah bir an önce çözülür”

Pandemi döneminde bütün işler mahalle muhtarına düştü.Bu süreçte vatandaşlarımıza elimizi uzatmaya çalıştık. Filyasyon ekiplerinde görev aldık, mahalledeki vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını giderdik. Hala daha filyasyon denetimlerimiz sürüyor. Vakalar yaz döneminde düşmüştü ama hava değişiminin başlangıcıyla beraber sayılarda tekrar bir artış olmaya başladı. Denetimlerimizi sürdürüyoruz. Mahallemizin en büyük sıkıntısı, Burdur genelinde olan su sıkıntısı. Bu da yağışlardan kaynaklı olduğu biliniyor. Belediyemiz de bu konularda çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmaların bir an evvel bitmesi Burdur için, mahallemiz için çok iyi olacak.

Burç Mahallesi Muhtarı Yurdanur Eser;

“Emekli olduktan sonra kendimi eve kapatmadım”

Ben sağlık teşkilatında devlet memuruydum. 2003 yılında emekli oldum. Emekli olduktan sonra kendimi eve kapatmadım. Çeşitli sosyal faaliyetlerde çalışmaya başladım. Çünkü hareketli bir insan olduğum için evde yapamazdım. Mahallemdeki sakinlerimle dernek kurduk Cumhuriyet Kadınları derneği diye. Çalışmalar yaparken oradaki arkadaşlarım ‘muhtarlığa adaylığını koysan kazanırsın’ dediler. Olur mu olmaz mı derken benden önceki muhtar ablam dedi ki, ‘Yurdanur ben adaylığımı koymayacağım artık. İstiyorsan koyabilirsin.’ dedi. O niyetle ben 2009 seçimlerinden 1 yıl öncesi mahallemde muhtarlık için çalışmalara başladım. Vatandaşlarla tanıştım, onların fikirlerini aldım. Daha sonra da 2009 seçimlerine girerek muhtar seçildim. İlk dönemimde acemilik vardı. Önceki muhtar arkadaşıma soruyordum bilemediklerimi. Ama en güzeli kendi çalışman, arkadaşlarının ya da muhtar arkadaşlarının sana anlatması değil. Her şeyini kendin öğrenip kendin bilmen gerekiyor. Mahalle sakinlerimin ev adreslerinden telefon numaralarına daire daire kayıt altına alarak not tuttum. Bu çok iyi oldu. Bu şekilde mesela bir ihtiyacı olan, hastası olan veya benim ona ulaşmam gerektiğinde açıyorum telefonu arıyorum. Bu şekilde diyalogları kurmaya başladım ve rayına oturdu.

“İkinci dönemim çıraklıktan ustalığa geçtim”

O dönem Belediye ile pek fazla beraber çalışma imkânım olmadı. Niye, burası merkez mahalle. Merkez mahalle olduğu için gözde bir mahalle, buranın işlerini belediyenin yapması gerekiyor. Tabiki biz iletiyoruz, sıraya konuyor, yapılan oldu yapılamayan oldu. O dönemi öyle geçirdik. Mahalle sakinlerimin desteği ile muhtarlık da ikinci dönemim başladı. Bu dönemde muhtarlık da çıraklık döneminden ustalığa geçmeye başladım. Mahalle sakinlerimi birbirleriyle kaynaştırmak için etkinlikler düzenledim. Anneler gününde kadınlarımızla toplanıp bir araya geldik. Oradaki ortam çok farklı oluyordu, o samimiyet çok güzel oluyordu. Sosyal etkinlikler yaptım, birkaç defa gezi turu düzenledim. Üçüncü dönemimde mahalle ihtiyaçlarımız artmaya başladı. Yani su, elektrik, kanalizasyon gibi değil de güzelleştirme yönünden. Bazı yerlerimizi belediyemiz ile iş birliği halinde yapılan yerlerimiz oldu. Yapılamayan yerlerimiz var. Belediyemiz sıraya koydu onları bekliyoruz. Ama mahallemizdeki vatandaş o çalışmanın sırasını bilmiyor. Geliyor, ‘muhtarım bizim sokaklar ne zaman kaldırım olacak’ ‘muhtarım diğer mahallelere ışıklandırmalar yapıldı, çok güzel ışıl ışıl bizim bu caddeye de yapsınlar’ görüşüyoruz. Belediyemiz bize programa aldıklarını söylüyorlar, şu zamana olacak diyorlar. Ama halk bunu bilmiyor, hemen olsun istiyor.

“Gücüm yettiği kadar mahalle sakinlerimin isteklerini yerine getirmeye çalıştım”

Ama bu pandemi sürecinde toplum olarak çok zor günler geçirdik. Evinde ekmeği olmayan, yiyeceği olmayan, işten çıkartılan, telefon ile arayıp ağlayan ‘muhtarım evde yiyecek bir şey yok nasıl yapacağız’ diyen, ‘muhtarım bana ekmek getirir misin’, yani kendi bütçem de yetmez oldu. Gerçekten o dönemlerde maaşımı mahalle sakinlerime, imkânı olmayanlara harcadım. Ama yetmiyordu. Yaşlı vatandaşlarımızın dışarı çıkmaları yasaktı görevli arkadaşlarla gidip maaşlarını çekip evlerinde teslim ettik. Gıda alışverişlerini yaptık. Filyasyon ekiplerinde görev aldık, denetimler yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Bu dönemde insanların aç olduğu görünüyordu. Daha şu halde bile yine var. Muhtarlıkların bir geliri yok. Ama gücüm yettiği kadar mahalle sakinlerimin isteklerini yerine getirmeye çalıştım. Yapamadığım zamanlar da oluyor. Ama ben o istekte bulunan ihtiyaç sahibi mahalle sakinime o gece nasıl, nereden bir şeyler bulup da yardımcı olurum diye düşünüyorum. O aç yatıyorsa ben üzülüyorum burada. Sonuçta her insan gibi bende insanım. Ben de bir anneyim. O anne o telefonu bana açıyorsa gerçekten ağlayarak açıyor. Kadın olduğum için. Bir erkek muhtar olsa o bayan, o anne aramakta zorlanır, arayamaz. Burada ben bayan muhtarların daha çok önde olmasını, daha çok artmasını istiyorum. Kısacası bu süreçte sıkıntılı dönemler yaşadık. İnşallah hayırlısıyla bu dönemi atlatırız. Her şeyden önce bu süreçte aşı çok önemli. Koronadan mahallemde ölenler oldu. Aşılı ölende oldu, aşısız ölen de oldu. Daha hala devam etmekte. Günde 4-5 hastam geliyor dönüşümlü olarak.

“Muhtarlık ofisi istiyorum”

Bir diğer sıkıntım ise, benim mahallem olarak muhtarlık ofisim yok. Evimin odasında işlerimi halletmeye çalışıyorum. Ben bunun sıkıntısını pandemi sürecinde de çok çektim. Muhtarlığa işini halletmeye gelen vatandaşımın kapısını açamadım riskten dolayı. Camdan konuşmaya çalıştım. Ofisimin olmaması benim çalışma sistemimi zorluyor. Belediyemize, Valiliğimize bu durumu ilettik. Sadece şahsım için istemiyorum. Bugün ben bu muhtarlığı yapıyorsam belki benden sonra gelecek olan arkadaş ben kadar müsamaha göstermez. Şimdi evraklar geliyor vatandaşların bana. Benden alamsı gerekiyor muhtarlık ofisim olsa oradan bir şekilde alır ama evimden hallettiğim için saat 6-7 belli olmuyor evimden veriyorum evrakları. Bayan olduğum için o saatler benim tam yemek saatim. Yemeğimi hazırlamak zorundayım. Saat 11-12’de geliyor vatandaş evrak istiyor. Ama bir ofisimiz olsa bir düzenimiz olur. Bu düzene vatandaşımız da alışır.

“Sağlığım el verdiği sürece, ömrüm yettikçe mahalleme hizmet etmeye devam edeceğim”

Kadın muhtar olmanın eğer kendine güvenirsen, dirayetli olursan hiçbir zorluğu yok. Biz mesela şu 15 Temmuz olaylarından sonra geceleri devamlı sokaklardaydık. Gece ve gündüz. Gece 1’de operasyona gittik, sabaha karşı 5’de de gittik. Hiç korkmadım. Muhtarlık severek yaptıktan sonra çok güzel bir görev. Bizim görevimiz demokrasinin ilk kuruluşlarıyız. İnşallah güzel günlerde, sağlıklı günlerde çalışırız. Sağlığım el verdiği sürece, ömrüm yettikçe mahalleme hizmet etmeye devam edeceğim.

MUHAMMET FATİH BAŞCI