Türkiye Kamu Sen Burdur Şubesi tarafından memur zamları ile ilgili Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması düzenlendi.

Türkiye Kamu Sen Burdur Şube Başkanı Orhan Akın, yaptığı konuşmada, "Seyyanen bir ücret artışı yapılması yaşanan ücret adaletsizliğinin ve gelir kaybının giderilmesi anlamında en doğru yaklaşım olacaktır" dedi.

Orhan Akın şunları söyledi;

“Maaş artış oranı kamu çalışanlarının beklentilerini karşılamamıştır”

“03 Ocak Salı günü enflasyon oranı yüzde 1.8 olarak açıklanmıştır. Toplu sözleşme ile beraber memur ve emekliye verilecek zammın yüzde 16,5 olacağı söylenmişti. Memur- Sen tarafından düzenlenen Şölen diye ifade edilen toplantıda memur ve emekliye verilen zammın sayın Cumhurbaşkanı tarafından %25 olacağı söylendi.  Bu vesileyle TÜRKİYE KAMU SEN olarak 3 Ocak Salı akşamı ‘’% 25 yetmez ‘’ konulu twitter etkinliğe düzenlendi.  Kamu çalışanlarının birçoğunun katılımıyla gündem oluştu. Bu konuda bütün çalışanların sesi olmamızı sağlayan kamu görevlilerimize ve emeklilerimize teşekkür ediyor, mücadelemizin kararlılıkla süreceğini bir kez daha ifade ediyoruz. Görülmüştür ki, memurumuzun sendikal mücadeleye destek vermesi kazanımların asıl mimarıdır. Sayın Cumhurbaşkanının 4 Ocak Çarşamba Grup toplantısında yaptığı açıklamada, maaş artış oranının %30’a çıkarılmasıyla önemli bir adım atılmış ancak, kamu çalışanlarının beklentilerini karşılamamıştır. Bunun üzerine Türkiye Kamu-Sen Başkanlar Kurulumuz acil toplanarak talep ve beklentiyi Cumhurbaşkanımıza iletme kararı almıştır. Cumhurbaşkanlığı makamı ile yapılmış olan görüşme ile kamu çalışanlarının beklentisini Cumhurbaşkanlığı makamına Kamu sen Genel Merkezimiz tarafından iletilmiştir. %30 olarak belirlenen Ocak zammının içerisinde %8,4 enflasyon farkının olduğu hesaba katıldığında altı aylık memur ve emekli zam oranının %21,6’da kaldığı, ek zammın ise %13,5 olduğu görülmektedir. Maaş artış oranının %30’a çıkarılmasıyla önemli bir adım atılmış ancak, kamu çalışanlarının beklentilerini karşılamamıştır. Seyyanen bir ücret artışı yapılması yaşanan ücret adaletsizliğinin ve gelir kaybının giderilmesi anlamında en doğru yaklaşım olacaktır. Pazartesi günü toplanacak olan bakanlar kurulu kabinesinde yapılacak olan son düzenlemede gerekli refah payının yükseltilmesi ve en az 4000 seyyanen zam yapılmasını bekliyoruz.

“Yapılan ek zam yetersizdir”

Açıklanan bu rakam %122,93 olan yeniden değerleme oranı, asgari ücrete yapılan %55’lik artış ve ekonomik gerçeklerle karşılaştırıldığında memurların beklentilerini karşılamaktan uzak kalmıştır. Yapılan ek zam yetersizdir. Ek olarak verilen zammın anlamlı hale gelmesi için enflasyon farkı hesabına dâhil edilmemesi gerekmektedir. Uzun zamandan beri gündeme getirdiğimiz ve ilk defa Türkiye Kamu-Sen’in dillendirdiği ek zam ve refah payı konusu tekrar değerlendirilmelidir. Memur ve emeklilerimizin 2022 yılındaki kayıplarını karşılamak, 2023 yılında alım güçlerini artırmak noktasında, ek zammın miktarı gözden geçirilmeli,  memur ve emeklilerimizi rahatlatacak bir düzenleme yapılmalıdır. Ayrıca 3600 ek gösterge belirli çalışanlarla sınırlı kalmayıp tüm çalışanların faydalanacağı bir şekle getirilmesi elzemdir. Sözleşmeli olarak çalışırken kadroya alınan tüm çalışanların kadrolu çalışanların haklarına sahip olmasına gerekliliğini buradan ifade ediyoruz. Promosyon anlaşmalarındaki miktarların artan enflasyon karşısında erimesi ile tekrar revize edilip güncellenmesi gerekmektedir. Verilen zamlar daha memurun eline geçmeden kısa bir süre sonra vergi dilimi denilen konudan dolayı aşırı derece düşerek maaşlar kuşa dönmektedir. Bunun çözümü vergi diliminin %15’de sabitlenmesidir. Kısa bir zaman önce yapılan düzenlenmede vergi matrahlarıda yükseltilmiş ancak beklentileri karşılamamıştır. Kamu çalışanlarına enflasyon farkı her ay düzenli olarak ödenmelidir. Zira 6 ay sonra ödenen enflasyon farkı hiçbir şey ifade etmemektedir.”