Burdur Gölü'nde kıyıya yakın bir alanda gaz çıkışının olması ve buna bağlı olarak "bir depremin meydana gelebileceği" iddiasına ilişkin Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Candan Gökçeoğlu, birkaç gündür gölün yüzeyinde görülen kabarcık ve dalgalanmaların tek başına bir bölgede depremin habercisi kabul edilemeyeceğini söyledi.
Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Candan Gökçeoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depremin habercisi olan gazın radon gazı çıkışı olduğuna işaret ederek, radon gazının da gölün yüzeyini dalgalandıracak şekilde oluşmayacağını belirtti. Su derinliğinin az olduğu kıyıya çok yakın bir alanda meydana gelen bu olayın göle doğru bir yeraltı suyu akışına benzediğini ifade eden Gökçeoğlu, bölgenin karstik bir yapıda olması nedeniyle bu şekilde su çıkışlarının normal olduğunu aktardı. "Kabarcıklara neden olan şey, kuvvetle muhtemel yer altı suyu boşalımı" Gökçeoğlu, Burdur Gölü'nün kuzeydoğu güneybatıya yönünde uzanan bir şerit şeklinde olduğunu belirterek "Hem kuzeybatı kıyısı hem de güneydoğu kıyısı aktif faylardan oluşmaktadır. Bu faylar üzerinde tabii ki depremler meydana gelebilir ancak söz konusu gölde çıkan kabarcıklara neden olan şey, kuvvetle muhtemel yer altı suyu boşalımıdır. Bu durumun 'bir depremin habercisi' olarak yorumlanması çok doğru bir yorum değil. Doğada gerçekleşen bir vaka, bir olay tek başına bir depremin habercisi olarak kabul edilemez." diye konuştu. Günlerce gölün yüzeyini dalgalandıracak şekilde bir gaz çıkışının bu kadar kuvvetli çıkmayacağına dikkati çeken Gökçeoğlu, depremin habercisi radon gazının ise bu düzeyde çıkışının tabiatta mümkün olmadığını anlattı. "Bu olaya bağlı bir deprem iddiası doğru değil" Gökçeoğlu, söz konusu doğa olayıyla ilgili basında çıkan yorumları doğru bulmadığına değinerek şöyle konuştu: "Bu olaya bağlı bir depremin meydana geleceğini söylemek neredeyse kesine yakın bir biçimde doğru değil. Görüntülerde gördüğüm kadarıyla yer altından göle doğru bir su çıkışı meydana geliyor. Ancak olayın tam olarak aydınlığa kavuşturulması açısından ilgili kurumların uzman kişileri tarafından araştırılmasında fayda var ama bu olaya bağlı bir deprem iddiası doğru değil." Basında yer alan bu olaya ilişkin enerji boşalımı kavramının da maksadını aşan biçimde hatalı yorumlandığını dile getiren Gökçeoğlu, "Enerji boşalımı da bu şekilde meydan gelmez. Yeraltındaki enerji boşalımı bir fayın hareket etmesiyle mümkün olur. Fay hareket edecek ki enerji boşalımı olsun yoksa gaz çıkışıyla, su çıkışıyla, yer altından herhangi bir şeyin çıkışıyla enerji boşalmaz. Orada deprem olunca, bir kırık meydana gelince enerji boşalımı olur. Enerji çıkışını da zaten bizler deprem olarak hissediyoruz." ifadelerini kullandı. "Yerinde inceleme yapılacak" Öte yandan Burdur Valiliği de yaptığı yazılı açıklamada, bazı basın yayın organlarında "Burdur Gölü'nde Gaz Çıkışı Olası Bir Depremin Habercisi Olabilir" başlıklı haberle ilgili olarak bilim insanlarının çalışma yapacağı bildirildi. Açıklamada, "Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ile Isparta Süleyman Demirel Üniversitesinden alanında uzmanlar, Burdur Gölü'ndeki söz konusu alanda salı günü yerinde inceleme yapacak." denildi.