Romatoloji Uzmanı Doç. Dr. Lütfi Akyol, iltihaplı romatizma hastalarının sayısındaki artışa dikkati çekerek, "Erken tanı koyup, tedaviye başlamasak hastalarda kalıcı sakatlıklar yapıyor, birçok organda hastalık yapabiliyor." dedi.
Doç. Dr. Akyol AA muhabirine, bölgede romatoloji hastalıklarının sıkça görüldüğünü söyledi.
"Şu an kliniğimizde takipli olan 15 bin tanılı iltihaplı romatizma hastamız var. Ayrıca biyolojik ilaç alan 1050 hastamız var. Bu sayı Türkiye'ye oranla çok yüksek. Erken tanı koyup, erken tedaviye başlamasak hastalarda kalıcı sakatlıklar yapıyor, sadece eklem değil, göz, karaciğer, beyin, böbrek ve diğer birçok organda hastalık yapabiliyor, iltihaplı omurga romatizması ile yüzde 30-35 kamburluk da gelişebilir." ifadelerini kullanan Akyol, bu hastalığın çok az bilindiğini ve vatandaşların bu konuda duyarlı olması için hastanede düzenli olarak eğitimler düzenlediklerini belirtti.
Fotoğraf: Mehmet Sıddık Kaya/AA
Akyol, eğitimler sayesinde birçok hastaya erken teşhis konulduğunu dile getirerek, hemen başlayan tedaviyle sakat kalmalarını da önleyebildiklerini aktardı.
Henüz teşhisi yapılmamış hastalara da ulaşmak istediklerini anlatan Akyol, "Eklem romatizmasında hastalar sabah kalktıklarına ellerini açıp kapatamaz, yumruk yapamaz, çayını yapamaz, bardağı tutamaz ve zamanla bu ağrılar ilerleyerek hastaların elinde deformeler gelişir ve bu geç kalındığı zaman geri dönülmez." diye konuştu.
Akyol, iltihaplı romatizmanın genç yaşlarda da sık görüldüğüne işaret ederek, genç hastalarda uzun süreli bel, kalça ağrıları varsa, el eklemlerinde şişkinlik oluşuyorsa ve sabah eklemlerde tutukluluk yaşıyorlarsa erken dönemde romatoloji kliniklerine başvurmalarını önerdi.
Hastalara tedavilerini yaptıktan sonra etkili ilaçlar önerdiklerini dile getiren Karadağ, "Bugün piyasada satılan bitkisel ilaçların hastaları kötü etkilediğini organlara zarar verdiğini biliyoruz. Onun için doktor gözetiminde düzenli ilaçların belirtilen dozlarda kullanılması gerekir. Aksi takdirde hastalar fayda görmezler. O altın dönemi, hastaların ilaçlarla sakatlamalarını önleyebileceğimiz dönemleri kaçırmış oluyoruz." ifadelerini kullandı.
Karadağ, sıkı yumruk yapılamıyorsa ve bu birkaç haftadan uzun sürüyorsa, sabah kalkıldığında eller kullanılamıyorsa, yarım saatten fazla tutukluk varsa o zaman erken dönemde romatoloji kliniklerine başvurulmasını önererek, bu sayede tanıların çok hızlı konulup sakatlığın büyük ölçüde önlenebileceğini aktardı.
Önemli olanın doktor gözetiminde ilaçların düzenli kullanması ve doktorun önerisi olmadan bu ilaçların kesilmemesi olduğuna dikkati çeken Karadağ, "Ayrıca hastalara düzenli kontrol yaptırmalarını, kalsiyum ve D vitamini kullanmalarını tavsiye ediyoruz." dedi.
Feyhan Kızıl ise ilaçlarını kullanmadığında omuzlarında, dizlerinde, ayaklarında ve el parmaklarındaki eklemlerde tutukluk ve şişkinlik oluştuğunu anlatarak, "Hatta sağ bacağımda ciddi bir iltihap toplanmıştı. Hastalığım tedaviyle durduruldu. Daha iyiyim. Şu anda sadece eklemlerde iltihaplar var." ifadelerini kullandı.
Kaynak : (AA)