Genç Kızılay Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Topluluğu Şehitleri andı. Genç Kızılay Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Topluluğu Millet olarak birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğumuz bu zor günlerde milli bilinci uyandırmak İdlib’te milli bekamız ve meşru savunma haysiyetinin onur mücadelesini yapmaktayken rahmeti rahmana kavuşan aziz şehitlerimizi anmak ve onları dualarla yâd etmek için bir araya geldi. MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda gerçekleşen anma programına MAKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Karaca, Genç Kızılay MAKÜ Topluluğu üyeleri ve öğrenciler katıldı. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Kampüs Cami-i İmam-ı Zekeriya Ersoy ve İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Doktor Öğretim Üyesi Necati Aykan’ın Kur’an-ı kerim tilavetiyle devam etti. Kur’an-ı Kerim Tilavetinin ardından Genç Kızılay Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Topluluğu Onursal Başkanı Mehmet Serdar Gür konuşma gerçekleştirdi. Genç Kızılay MAKÜ Onursal Başkanı Mehmet Serdar Gür; “Şehitlerimiz binlerce yıldan beri, Türk’ün milli varlığını sürdürmek için; vatan, millet, istiklal, hürriyet, insanlık ve barış ülküsü uğruna canlarını feda ettiler. Onlar; Türklüğün üstün haysiyet ve itibarını şerefle temsil ederken destanlaştılar aynı zaman da anıtlaştılar. Yakılan türkülerimiz ile bestelenen şarkılarımızda yankılanan ezgi, ozanların dilinde ağıt oldular. Türk Vatanının kutsallığını, Türk Milletinin namusunu ve Bayrağımızın şanını canından üstün tutan şehitlerimiz; Ne mutlu size ki en kutsal emanetinizi aldığınız gibi lekesiz ve tertemiz sahibine ulaştırdınız. Evladını vatan uğruna adamış aziz anam; oğlunun adı taş üzerinde, naaşı sakın toprakta kaldı zannetme! Şehidimin kutsal ismi arşta, aziz naaşı cennet bahçesindedir. Kahraman Şehitlerimizin emaneti olan Bayrak ve Vatan için kutsal nöbet sırası bizdedir. Aziz Şehitlerimize layık olmanın bilinci içinde dimdik vazife başındayız. Vatan için en kutsal varlığını, canını veren yiğit şehidim; Manevi varlığından güç alan bizler, her ne olursa olsun, bu vatana göz diken iç ve dış tüm düşmanlarımızı bertaraf ederek, senin emanetini daima yükseklerde taşıyacağız. Ülkemizi bölmek, parçalamak isteyen, milletimizin huzuruna göz diken hainler; Hangi maskeyi takarsanız takın, Bir elinizde yıldırım, diğer elinizde tufan taşısanız, denizleri taşırıp üzerimize akıtsanız, güneşi yaklaştırıp dünyayı kavursanız dahi, şehitlerimizden aldığımız kuvvetle karşınızda daima daima bizi bulacaksınız. Her zaman olduğu gibi kanınızda boğulacaksınız. Bizler; Anadolu’nun makûs talihi karşısında atalete düşen memleket evlatlarına; Bir baksana gökler uyanık, yer uyanıktır. Dünya uyanıkken uyumak maskaralıktır diye seslenen cesur yüreğin, Mehmet Akif Ersoy’un gençliğiyiz.  Bizler söğüt ocağında Ertuğrul Gazi olup devletleşenleriz. Bizler İstanbul’da Fatih Sultan Mehmet Han olup bir çağı kapatıp yeni bir çağ açanlarız. Çanakkale’de on beşlileriyle İzmir’de Hasan Tahsin’iyle, Maraş’ta Sütçü İmamıyla, Gaziantep’te Şahin Beyle, Ankara’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile geldikleri gibi gönderenleriz. Bizler Tükürün Milleti Alçakça vuran darbelere tükürün onlara alkış dağıtan kahpelere düsturuyla Bayraklaşan Ömer Halisdemir’iz. Bizler Vatan için ölmekse kaderimi böyle kaderin ellerinden öperim diyerek İdlip’te Bayrak uğruna Can verenleriz. Çünkü biz Türk Milletiyiz, Ne Mutlu Türküm Diyene!” dedi. Genç Kızılay MAKÜ Onursal Başkanı Mehmet Serdar Gür’ün konuşmasının ardından Genç Kızılay MAKÜ Topluluğu üyeleri Şehitlerimizin ismini haykırarak birer birer sahneye geldi ve program sona erdi.