Cumhuriyet Halk Partisi Burdur Milletvekili aday adayı Öznur Öç, “Kadınlara borcum olduğunu düşünüyorum. Topluma hizmet edebilmek adına milletvekili aday adayı oldum. Geç başladığımın farkındayım ama önceden verilmiş bir karar yoktu.  Kim aday olursa olsun, kim listeye girerse girsin bu seçimlerin son seçimler olmaması için omuz omuza hep birlikte mücadele edeceğiz. Aday kim olursa olsun onunla birlikteyim.” dedi. Cumhuriyet Halk Partisi Burdur Milletvekili aday adayı Öznur Öç, neden aday adayı olduğunu Yeni Gün gazetesi muhabiri Muhammet Fatih Başcı’ya anlattı. Kendinden bahsederek Burdur’u çok sevdiğini ifade eden Öznur Öç şunları söyledi; “Burdur’u çok seviyorum” “Aslen Sivas’lıyım ama 5 yaşında Sivas’tan ayrıldım. Babamın memur oluşu nedeniyle başladığım hiçbir okulu aynı yerde bitiremedim. Burdurluyum diyorum. Çünkü kendimi Burdurlu hissediyorum. Herhangi bir Burdurlu kadar da şiveli konuşuyorum ve üstelik Burdur’u da çok seviyorum. Diş hekimiyim. Burdur’da her ailede elimin değdiği, tedavisini yaptığım bir kişi vardır. Çok çalıştım. Herhalde Burdur’un yüzde 60’ı ile de tanışmış olabilirim. Tabi hastalarla yakın plan çalıştığımız için onlar bizi daha çok bilir. 6.5 yıl cezaevi diş hekimi olarak çalıştım. Sonrasında bize verilen bir hakla Sağlık Bakanlığı’na geçtim. 13.5 yıl da Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde çok yoğun bir şekilde çalıştım. 32 yıl hekimlik yaptıktan sonra yaklaşık 2 yıl önce emekli oldum. Geçen yıl partimize üye oldum. Şimdi de bugüne kadar tek tek hizmet ettiğim insanlara, topluma hizmet edebilmek adına milletvekili aday adayı oldum. “Kadınlara borcum olduğunu düşünüyorum” Çünkü Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği kurucusu merhum Türkan Saylan hocamızın ‘ben cumhuriyet kadınıyım ama benden sonrakilere de diğer kadınlara da borcum olduğunu düşünüyorum. Eğitimli her kadının bu cumhuriyete borcu olduğunu düşünüyorum” sözü kendimi, benimde kadınlara borcum olduğunu, sorumlu hissettirdi. Aday adayı oldum çünkü; Atatürk’ün bize verdiği kazanımların ve bugüne kadar edindiğimiz kazanımların kadınların yeniden haklarını elinden alıp yeniden var olma mücadelesine sürüklenmesi tehlikesini görüyorum. Oluşan Cumhur İttifakı ile. Kendi çocuğum ve diğer çocukların, kadın, erkek, genç, yaşlı bizim yaşadığımız gibi omuz omuza yaşamasını, aynı hayatın içinde birbirinden vazgeçilmez asla eşitlenemez ama asla birbirinin de yerini tutamaz bir bütünlük oluşturduğuna inanıyorum. “Burdur beni yüreklendirdi” Kadınların hayatın içinde daha çok yer almasını istiyorum. Burdur’da kadınların erkekler tarafından destek görmesi, erkekler tarafından kadınların ön plana çıkarılması, kendini geliştirmesi için fırsatlar yaratılması, olanak sunulması beni yüreklendirdi. Çünkü ben dışarıdan geldim ve Burdur’da yaşıyorum. Burdur’a hizmet ettim, Burdur’u seviyorum. Beni yüreklendirdi, Burdur’a daha fazla, daha farklı nasıl hizmet edebilirimi değerlendirmek adına aday adayı oldum. Uygun görülürde adaylığım söz konusu olursa Burdur’a hizmet etmekten mutluluk duyacağım. “Okuyan gençler Burdur’u terk ediyor” Burdur’un en öncelikli sorunu; ben her gün evimin penceresinden Burdur Gölü’nü görüyordum, şimdiler de görmeye çalışıyorum. Burdur Gölü’nün çok önemli olduğunu düşünüyorum. Gölün kurtarılması gerektiğini düşünüyorum. Burdur’un elbette çözülmesi gereken bir de iş sorunu var. Benim en çok dikkatimi çekenlerden biri de bu olmuştur. Burdur’da genç yok. Okuyan gençler Burdur’u terk ediyor. Dışarıdan gelen insanlar var onlar da resmi görev için geliyor. Şeker Fabrikamızdan başka da gençlerimize iş olanağı sunacağımız bir yer yok. Burdur tarımla uğraşıyor ama gübre fabrikası yok. Burdur’un mesela bir süt ürünleri fabrikası olmalı. Bu kadar çok süt üreten, ceviz üreten bir memleketin bir ceviz ezmesiyle bir klasik peynirle sınırlı kalmış olması beni üzüyor. Burdur’a kültürel, sanatsal anlamda da çok katkı koymak isterim. Benim ilk geldiğim zamanlarda festivaller, şenlikler vardı. Sonraki dönemlerde kısıtlandı, şimdilerde yeniden canlandırılmaya çalışılsa da yetersiz. İsterim ki Burdur’un tiyatro sahnesi olsun. Amatör tiyatrolar uygun ücretlerle tiyatrolar yapsın. İsterim ki bir sinema salonu daha olsun ki sadece önümüze koyulan filmi izlemeyelim. Sanatsal aktivitelerimiz olsun. Turizm açısından zaten Salda önemli. Burdur Gölü maalesef kendi gölümüzü değerlendiremiyoruz. Değerlendirmenin de bir yolu bulunmalı. Su sorunumuzun çözülecek, halkımızın da bilinçlendirilmesi de dahil önlemler düşünülmeli. “Aday kim olursa olsun onunla birlikteyim” Adaylık başvurularının başladığı tarihin ilk 15 dakikasında aniden milletvekili aday adaylığıma karar verdim. Burdur’un bir kadın milletvekili olmasının gerektiğini düşünüyorum. Genel Merkezimizin de eğiliminin kadınlarımızı destekleme eğiliminde olduğunu biliyorum.  Kendi haklarımıza sahip çıkmak için kadınlarımızın bir adım önde olması gerektiğini düşünüyorum. Yeterli, güçlü bir aday olmadığını fark ettiğim için aniden karar verip gidip adaylık başvurumu yaptım. O günden bugüne başta belediye başkanımız olmak üzere çok sayıda STK temsilcisi ve başkanlarını ziyaret ettim. Geç başladığımın farkındayım ama önceden verilmiş bir karar yoktu.  Kim aday olursa olsun, kim listeye girerse girsin bu seçimlerin son seçimler olmaması için omuz omuza hep birlikte mücadele edeceğiz. Aday kim olursa olsun onunla birlikteyim.” YENİ GÜN MEDYA