Bir zamanlar Burdur tarihinde, kültüründe ve ekonomisinde ayrı ve özel bir yeri olan Alaca dokumacılığı, günümüzde yeniden canlandırma girişimleri çabaları artarak devam ediyor. Burdur Belediyesi bünyesinde unutulmaya yüz tutmuş Alaca Dokumacılığı, Burdur El Sanatları Geliştirme Projesi kapsamında dokuma atölyelerinde tekrar hayat buldu. Ayrıca ‘Yaşama Dokunanlar Platformu’ tarafından düzenlenen ve kendi dalında 320 eser arasından 1. seçilerek 2017 yılı Türkiye ‘Kültür Oskarları’ ödülünü aldı. Burdur Belediyesi öncülüğünde ANALSANDER(Anadolu El Sanatları Yaşatma ve Geliştirme Derneği)’nin katkılarıyla da Burdur Alaca Dokumaları yaşatılıyor. Burdur Alaca Dokumaları geçtiğimiz pazar günü NTV ekranlarında Moda Tasarımcısı Dilek Hanif’in sunduğu ‘Halkın Sanatı’ programına çıktı. Programda Burdur Alaca Dokumaları, İbecik dokuması, eski dokumalar ve alaca dokumalarının ebru‘ya dönüşmesi incelenerek izleyicilere tanıtıldı. Piribaşlar Evi ve El Sanatları Merkezi’nde çekimleri yapılan Alaca Dokumaları hakkında Usta Öğretici Emel Erte ve Burdur sevdalısı Ebru sanatçısı Esengül Boyacıoğlu İnalpulat, bilgiler aktardı. Alaca Dokumaları  Anadolu’da M.Ö. 6000 yıllarına uzanan dokumacılık zaman içinde gelişerek insanoğlunun gereksinimlerini karşılayacak şekilde kumaş, kilim, halı vb. dokumalarla her yörede ayrı bir özellik kazanmıştı... Burdur Alaca Dokumaları 19. yüzyılın ilk çeyreğinde çukur tezgâhlarda üretilmeye başlandı. Zaman içinde artan ve yaygınlaşan üretim ile ev tekstili ve hazır giyim ürünü dokumalar her eve girmişti. 19. yüzyılın sonuna doğru çevre illere satılan ve dokuma pazarlarında sergilenen ürün haline gelmişti. 1892 yılında Chicago’da kategorisinde birincilik alarak altın madalya ile ödüllendirilen “Burdur Alacası” 1906’da 300, 1914’te de 500 tezgâhta üretilmişti. Cumhuriyet’le beraber üreten Türkiye’nin yıldızı olmayı başarmıştı.. Bu dönemlerde yüzlerce tezgahta üretilen “Alaca Dokuma” 1931 yılında Ziya Boyacıoğlu başkanlığında kurulmuş olan Dokumacılar Cemiyeti önderliğinde satılmaktaydı. 400 kayıtlı tezgâhın bulunduğu Cemiyet zamanla, 1936 yılında Burdur Dokumacılar Yapış ve Satış Kooperatifine dönüştü. 1934 olan tezgâh sayısı 1938 yılında 3500’e ulaştı. 1953 yılında da “Halıcılık” ilave edilerek “Burdur Dokumacılar ve Halıcılar Yapış ve Satış Kooperatifine” dönüştü.1955 yılında ortak sayısı 800’e ulaştı. Zaman içinde makine tekstilinin yaygınlaşması ile kaybolmaya yüz tuttu. 2004 yılının başlarında Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Duygulu’nun Alaca Dokumaları yeniden gün yüzüne çıkartma çabaları sonucu, Burdur Lions Kulubü Başkanı Aysun Ulusoy ve kulüp üyeleri desteği ile satın alınan dokuma tezgahının üretime yönelik ilk kıvılcımı olmuştur. Dönemin Valisi Can Direkçi’nin desteğinde Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya’nın himayesinde başlatılan Dünya Bankası Destekli SRAP (Sosyal Riski Azaltma Projesi) ile AB (Avrupa Birliği Aktif İşgücü Programı) Projesi hazırlandı. Hasan Duygulu’nun proje koordinatörlüğünde yürütülen Alaca Dokuma Projesi Şahin Özdemir ve Yusuf Yılmaz’ın katkıları Süleyman Demirel Üniversitesi öğretim üyesi Rengin Oyman ve Nilgün Ulusoy’un danışmanlığında 2005 yılında tamamlandı. Eğitim programı sonunda Belediye bünyesinde faaliyete geçen Alaca Dokuma üretimi Emel Erte, Dudu Erte ve Nilgün Kılınç ile beraber emek verdiği kadınlarımızın omzunda yükseldi. Geçen 15 yılda dokuma kalitesi, ürün çeşitliliği artan Alaca Dokuma, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’in çaba ve katkılarıyla “B’laca” adını almış ve Durmuş Şavlı’nın çalışması sonunda El Sanatları Merkezinde üretim mağazası, Cumhuriyet Meydanında da satış mağazası açılmasıyla hak ettiği yere gelme çabasını sürdürmüştür. Alaca Dokuma ‘Yaşanan Dokunanlar Platformu’ tarafından düzenlenen ve kendi dalında 320 eser arasından birinci seçilerek Türkiye’nin ‘Kültür Oskarları’ ödülünü aldı. Alaca Dokumaya yeni soluk kazandırma konusunda Esengül (Boyacıoğlu) İnalpulat’ın çabalarıyla ANELSANDER’in katkılarıyla İstanbul Büyükçekmece’de düzenlenen Uluslararası fuarda Ebru Sanatı ile Alaca Dokumayı buluşturma girişimi başarılı olmuştur. Bu ebrulu dokumaların daha geniş pazarlarda yer alması ve tanıtılmasına ünlü moda tasarımcısı Dilek Hanif’de öncülük ediyor...