MUHAMMET FATİH BAŞCI

Türk Eczacıları Birliği 54. Bölge Burdur Eczacı Odası Başkanı Ferdi Demirol, “Bizde ilaçların fiyatına göre 5 kademeli gruplar vardır. Bu kademelerin güncellenmesi en son 13 yıl önce oldu. Bu ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi lazım. Çünkü 13 yıl önceki fiyatlar ile şu anki fiyatlar aynı değil. Herhangi bir ürün 13 yıl önce ne kadardı şimdi ne kadar buna da bakmak gerekiyor. Bizim en büyük temennimiz bu noktada ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi, kamu kurumu iskontolarının düzeltilmesi.” dedi.

Türk Eczacıları Birliği 54. Bölge Burdur Eczacı Odası Başkanı Ferdi Demirol, gazetemiz muhabiri Muhammet Fatih Başcı’ya pandemi döneminde yaşadıklarını, sıkıntılarını ve taleplerini anlattı.

Hala daha bazı ilaçların bulunmadığını belirten 54. Bölge Burdur Eczacı Odası Başkanı Ferdi Demirol’un açıklamasından pasajlar şöyle;

“Pandemi döneminde kesintisiz sağlık hizmeti verdik”

“Bu yıl bilimsel eczacılığın 183. yılını kutladık. 54. Bölge Burdur Eczacı Odası olarak 11 yıldır Burdur’da faaliyet gösteriyoruz. Benim 54. Bölge Burdur Eczacı Odası başkanlığında ikinci dönemim. Pandeminin tam ortasında göreve geldik. Pandemide eczaneler hiç kapanmadı. Kesintisiz sağlık hizmeti verdik. Sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlerde bile biz çalışmaya devam ettik. O dönemde Burdur’un her noktasında maske sıkıntısı yaşadık. Bakanlıkla bu sorunları çözmeye çalışırken maske bulamadığımız için vatandaşlarımıza yeterli maskeyi dağıtamadık. Cumhurbaşkanının bir cümlesiyle maske satışı yasaklandı. Daha sonra da hep stokçular kazandı. Nasıl stokçular kazandı?  Birileri maske stokladı, 50 kuruş olan maske 5 liraları buldu. Bu bizlere çok büyük sıkıntılar getirdi.

“Koronalı hastalarla temas konusunda zorluklar yaşadık”

Pandemi sürecinde eczacı kayıplarımız da oldu. Artık biz o kayıplarımıza görev şehidi diyoruz. O süreçte vatandaş elinde reçeteyle eczaneye geliyordu. Biz reçeteyi alıp işleme başladıktan sonra o vatandaşın korona olduğunu fark ediyorduk. Bu noktada koronalı vatandaşlarla temaslar da bizlere baya zorluk çektirdi. Burdur’da eczaneler olarak bu sıkıntıları çözmek için de önlemler aldık. İçeriye hasta almadık, sayı kısıtlamasına gittik, iş yerlerimize belli bariyerler kurduk. Ama zorluklara rağmen kesintisiz hizmetimizi sürdürdük.

“Bulunamayan ilaç sayısı hala daha çok fazla”

Bu yıla gelirsek protokol görüşmeleri uzun sürdü. Normalde Ekim 2021’e kadar protokol imzalamamız gerekiyordu.  Pandemi döneminde yapılmadığı için o protokolü daha yeni imzaladık. Bu süreçte de ilaç vermeye devam ettik. Her yıl zam oranı Euro kurunun artış oranına göre yansıtılıyordu. Euro kuru çok aşırı arttı ama zamda da bir üst limit vardı. Bu yüzde 37 olarak şubat ayında güncellendi. Bu politikada şöyle bir yanlışlık var, eğer sürekli belli bir tarihte zam koyarsanız ortaya stokçular çıkar. İlaçları bulamamaya başladık. Ocak ayı itibariyle Şubat ayının üçüncü haftasına kadar bu kriz giderek arttı. Bu kriz zamdan sonra azaldı mı hayır azalmadı. Bulunamayan ilaç sayısı hala daha çok fazla. Bunun nedeni Euro kurumuzun şu anda 5.72 olması. Ama gerçek reeldeki Euro kuru 16-17’lerde. Tabi firma 5.72’den ithal gelen bir üründen kar edemediğini iddia ettikten sonra ilacı temin getirmemeye başladı. İnsanların en büyük problemi burada.

“Bu Euro kuruyla bu işletmeler devam etmez”

Dezavantajlardan birisi de Euro kurunun dediğim gibi çok düşük olması. Bu kurun düşük olması sonucu ilaç yoklara girdi. Biz ilacı kuruma faturalandırırken iskonto yapıyoruz. Bu kamu kurumu iskontosı diye geçiyor. Firma bu işte para kazanamadığını söyleyip kamu kurumu iskontolarını kaldırıyor, biz devlete vermeye devam ediyoruz. Bu da ne oluyor ilaç geldiği fiyatın altına düşüyor ve fark çıkarmaya başladı. Bu da kar etmediğiniz bir ürünü vatandaşa vermek oluyor. Böyle bir problem oldu ve ilaçlarda zam alamadığı için piyasaya çıkmadı. Yine şubat zammından sonra geçen ay tekrar bir zam isteyen firmalara tekrar bir zam yapıldı. Çünkü gerçekten bu Euro kuruyla bu işletmeler devam etmez. Bu karlılık konusunda eczacılar olarak bizim halihazırda sürdürülebilir bir işletmemiz var ama enflasyonun gerisinde kalıyor. Asgari ücret yüzde 50’nin üzerinde arttı, bütün elektrik, kiralarımız vb. temin ettiğimiz bütün ürünlere gelen zam bizim ilaç zammının gerisinde kaldı. O yüzden eczaneler bu noktada erimeye başlıyor. Bu işin sürdürülebilir olması için yine belli bir orana tekrar getirilmesi gerekiyor.

“İlaç fiyat kararnamesinin güncellenmesini istiyoruz”

Bizde fiyatına göre 5 kademeli gruplar vardır. Bu kademelerin güncellenmesi en son 13 yıl önce oldu. Her yıl zam geldi, birçok ilaç 3.-5. gruba çıktı. Bu çıkışın eczacıya dezavantajı şu, karlılıklar her seferinde giderek düşüyor. Yüzde 12’lere kadar düşüyor. Biz düzenli olarak vergi ödeyen, kuruma borcu olmayan taraftayız. Şu anda beklenti kamu kurumu iskontolarının biz kuruma ne kadar veriyorsak firmanın da bize o kadar vermesi. Bu ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi lazım. Çünkü 13 yıl önceki fiyatlar ile şu anki fiyatlar aynı değil. Herhangi bir ürün 13 yıl önce ne kadardı şimdi ne kadar buna da bakmak gerekiyor. Bizim en büyük temennimiz bu noktada ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi, kamu kurumu iskontolarının düzeltilmesi. Diğer tarafta zaten eczacılar gerekli her şeyi yapıyor. Personeliyle, kendisiyle beraber elinden geleni sonuna kadar bütün pandemi döneminde olduğu gibi şu anda da 7/24 Burdur merkez ve tüm ilçelerinde aynı hizmeti veriyor. Meslektaşlarımızın en büyük talepleri bunlar. Meslektaşlarımızla beraber örgütlü gücümüz devam edecek.

“Mesleğimizin sürdürülebilir olmasını temenni ediyoruz”

Güzelliklerde oldu, vatandaşlar hastaneye yönlendirilmedi. Rapor süreleri uzatıldı ve reçetesiz ilaç temini diye bir sistemle eczaneler bu hizmeti vermeye devam etti. İnsanların en azından o koronanın yoğun olduğu dönemlerde hastaneye gidiş-gelişi azaldı ve eczanelerden bu ilaçları temin ettiler. Bizim beklentimiz işimizi daha sağlıklı, daha yaşanabilir ve sürdürülebilen bir çalışma ortamında devam ettirmek istiyoruz. Bu bizim Türk Eczacılar Birliği çatısının altında 54. Bölge Burdur Eczacı Odası ile şu anda ortak hareket ederekten mesleğimizin sürdürülebilir olmasını temenni ediyoruz. Günümüzde bir gala yemeğimiz vardı. Pandemiden dolayı 3 yıldır yapamadığımız için geniş bir katılım oldu. Arkadaşlarımız sağ olsunlar bize destek verdiler. Çelenk sunma törenimizi de yaptık. Tekrardan meslektaşlarımızın gününü de kutluyorum.”