Burdur Ticaret Borsası Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, “Burdur üretmeyi seven bir il ama üretimle ilgili ne yazık ki girdi maliyetlerinden kaynaklı ciddi anlamlı sıkıntılarımız var. Üretimin önündeki en büyük engeller yüksek girdi maliyetleri, kırsaldaki yaşlanan nüfus, küresel ısınma ve kuraklık, finansal sorunlar, ithalat. Kırsalda bizim milli seferberlik ilan etmemiz lazım.” dedi.

Burdur Ticaret Borsası Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, Burdur Radyosu’nda gazeteci Serkan Şimşek’in canlı yayın konuğu oldu.

Tarım ve üretim ile ilgili açıklamalarda bulunan Gündüzalp, tarımda planlamanın önemine dikkat çekerken alım fiyatlarının üreticilerin tarlayı ekeceği dönemde açıklanması gerektiğini belirtti.

Burdur Ticaret Borsası Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp şunları söyledi;

“Üretimde sıkıntı var”

 “Burdur üretmeyi seven bir il ama üretimle ilgili ne yazık ki girdi maliyetlerinden kaynaklı ciddi anlamlı sıkıntılarımız var. Her yerde söylüyoruz, biz bunları tekrar tekrar söylemekten de sıkıntıya düştük; üretimin önündeki en büyük engeller yüksek girdi maliyetleri, kırsaldaki yaşlanan nüfus, küresel ısınma ve kuraklık, finansal sorunlar, ithalat. Bunlar üretimin önünde engel olarak durduğu sürece biz üretimde rahatız diyemeyiz. Bunu diyemediğimiz zaman artık üretim benim kırsalda çalışan, köyde çalışan benim çiftçimin sorunu olmaktan çıkar. Bu saatten sonra üretimin eksik olmasının en büyük sıkıntısını çekecek olan tüketici yani şehirde yaşayan bizleriz. Şehirde oturan köyde üretenin üretim fazlasını kullanır. Eğer benim kırsalda çalışan, yaşayan vatandaşımın elinde bir üretim fazlası yoksa, arz fazlası yoksa, üretimden kaçıyorsa şehirde yaşayan insanların ne tüketeceği konusunda sıkıntılar var. O zaman karşınıza bir tek madde geliyor, ithalat. O zaman ben bu ürünleri ithal mı getireceğim? İşte problem burada başlıyor. O yüzden üretimde sıkıntı var. Ama bunlar çok rahat aşılabilir, çok rahat çözülebilir. Yeter ki biz ülke olarak iyi bir planlama, iyi bir istişare ile bu işi çözmek için üzerine gidelim. Çözemeyecek bir şey yok diye düşünüyorum.

“Üretimi iyi planlarsanız ithalatı minimum seviyeye indirebilirsiniz”

Kırsalda bizim milli seferberlik ilan etmemiz lazım. Pandemi sürecinden sonra biz özellikle şunu öğrendik sağlıktan sonra en önemli şey beslenme. İnsanların beslenme ihtiyacını karşılayamazsanız ne olur televizyon ekranlarında gördük. Burada da ciddi bir planlama yaparsanız, üretimi çok iyi planlarsanız o zaman şu andaki maksimum ithalatı minumum seviyeye indirebilirsiniz. Bunu yapabilmenizin şartı üretimi planlamaktan geçiyor. Sizin üretim yapacak insanlara güven aşılamanızdan geçiyor ve hepsinden önemlisi bizde tarımda olaylar bugün tarlaya tohumu attınız bunun karşılığını 4 değil 6 ay sonra alacaksınız. O yüzden kasım ayında arpayı, buğdayı toprakla buluşturduk. Ben bu ürünleri haziran, temmuzda hasat edeceğim. Benim o zaman ne yapmam lazım, planlamayı 6 ay öncesinden düzgün bir şekilde ayarlamış olmam lazım ki hangi tarlada hangi ürünüm var, ben buradan ne kadar ürün alacağım. Bunun planlamasını düzgün bir şekilde yapamadığımız için ithalata yöneliyoruz, bu duruma düşüyoruz. Üretici tarlaya tohum atarken alacağı ürünün fiyatının ne olduğunu bilmiyor. Fiyatını bilmediği için de bir önceki yıla göre veya geçmiş tecrübelerine göre bu yıl arpa iyi olur ben biraz arpa ekeyim mantığıyla üretim yapıyoruz. Bundan sonra da rekoltenin ne olduğunu bilmediğimiz için açığa düştüğümüz noktalarda da ithalat yapmak zorunda kalıyoruz. Bu üretim azlığını ortadan kaldırmak için iyi bir planlama yapmalıyız. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Ne yapacağız; bu kadim topraklarda insanların binlerce yıldır yaptığı üretimi devam ettireceğiz. Bunu devam ettirirken vatandaşa bir tek şey vermemiz lazım, ‘kardeşim sen bu ürünü üret, tarlayı ek, ektiğin dönemde ben senin para kazanmana garanti veriyorum.’ Siz bunu sağladığınız zaman bu insanlar ürün üretir. Havza modelinde hangi ürünü hangi bölgeye eksem ne kadar ürün alacağım belli. O zaman bizim ne yapmamız lazım? Bunu ciddi anlamda planlamayla hangi bölgeye hangi ürünü ektiği zaman üretici iyi rekolte alır, devlet olarak ben onu hangi fiyata alırsam benim üreticim para kazanır. Korkmadan bu fiyatları üretici tarlayı ekeceği dönemde açıklamamız lazım.”