İçinde bulunduğumuz korona salgını sürecinde yaptığı basın açıklamalarıyla, üretimin, tarımsal üretimin önemine dikkat çeken Burdur Ticaret Borsası (BTB) Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, ithalat tehlikesine de atıfta bulunarak, yerli üretimin altını çizmeye de devam ediyor. Gündüzalp son açıklamasında; yine sektörün ithalat sorununa değinerek, "ithalatla değil, öz kaynaklarımızla büyümeliyiz" çağrısında bulundu.  Burdur Ticaret Borsası (BTB) Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, Borsa Basın Bürosu aracılığıyla yaptığı açıklamada,  Mart ayında başlayan ve ülkemizi de etkisi altına alan Koronavirüs Salgınında, 1 Haziran itibariyle normalleşme sürecinin hız kazandığını belirterek, Ticaret Borsası’nın aldığı önlemler ile tarımsal üretim ve ticaretindeki tedbirleri ele aldı. Ülke olarak pandemi döneminde, tüm dünyaya örnek olacak çalışma ve dayanışma sergilendiğini aktaran Borsa Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, “Valiliğimiz koordinasyonunda, diğer illerin takdirini kazanan bir dayanışma sergileyerek, üyelerimizin gerek il içinde gerekse il dışında işlerini aksatmadan yürütmelerini sağladık. Yine aynı şekilde bizlere iletilen taleplere de, vakit kaybetmeden cevap verdik” şeklinde konuştu. Süreç boyunca, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) koordinesinde, Tarım ve Orman Bakanı, Ticaret Bakanı ve Hazine ve Maliye Bakanı ile video konferans yöntemiyle tarım ve gıda sektörünün mevcut durumuna ilişkin değerlendirme toplantılarına katıldıklarını ifade eden Başkan Gündüzalp, “Bölgemizin, özellikle üyelerimizin yaşadığı sorunları, çözüm önerilerini ve beklentilerini bu sayede aktarma imkanı bulduk” dedi. İlgili Bakanlıklara aktarılan konuların takibini yaparak, sonuçlarını Meclis Toplantılarında, meclis üyeleriyle paylaştıklarını ifade eden Başkan Gündüzalp, “Meclis Üyelerimizle yaptığımız tüm toplantılarda, ortak aklı ön plana çıkararak çözüm arayışında olduk. Gerek Meclis Üyelerimizin aracılığı, gerekse doğrudan bize iletilen talepleri de, imkanlar dahilinde çözülmesini sağladık. Çözülemeyen bir takım sorunların ise kademeli olarak ilerleyen günlerde çözüleceğini ümit ediyoruz” şeklinde konuştu. Pandemi sürecinin tarım sektörü dahil, tüm alanlarda bir çok sıkıntıya neden olduğunu belirten Başkan Gündüzalp, “Ülkemizin yeni dönemde, güçlü üretim yapısı, genç nüfusu, küresel değişimlere hızlı şekilde adapte olan iş dünyası ve sanayisi ile yeniden yıldızı parlayan ülke haline geleceğine inancımız tamdır. Ancak; ithalatla büyüyen değil, yerel kaynaklarımızla birlikte katma değerli ürünlerin imalatına ve ihracatına ağırlık vermeli, tarım ve sanayi üretiminde ithal girdi bağımlılığını azaltmak mecburiyetindeyiz. Şuanda dünyadaki birçok ülke, ekonomik krizin eşiğinde” ifadelerini kullandı. Tarım sektörünün, ithalattan yana en dertli sektörlerin başında geldiğine dikkat çeken Başkan Gündüzalp, “Aslına bakarsak, ithalata ihtiyaç duymayan, kendi kendine yetebilen ülkelerden bir tanesiydik. Ülke olarak belli bir tarım stratejisi belirleyip, buna kararlılık ile devam edersek, üretim ve ihracat konularında çok daha iyi sonuçlar alabiliriz. Her zaman altını çizdiğimiz gibi gelecek tarımdadır. Ekonomik olarak büyümek istiyorsak, tarıma hep birlikte sahip çıkmalıyız. İçinde bulunduğumuz kriz ortamında, birçok stratejik ürün tedarikinde sıkıntı yaşayan ülkeler büyük ölçüde zorlandı. Ülke olarak yapmamız gereken tek şey, yaşanan sıkıntılardan ders alıp, yeni süreçte kısır düşünceleri bir kenara bırakarak yolumuza devam etmeliyiz” dedi. Tarımsal üretim planlamasının hayati önem taşıdığını belirten Başkan Gündüzalp açıklamasını şu sözlerle sürdürdü: “Gereksinimlerimize göre uzun vadeye yayarak üretim planlaması yapmalıyız. Üreticimiz bir yıl öncesinde hangi ürün daha çok para ettiyse, gelecek yıl o ürünü ekmeye devam ediyor. Plansız, programsız yapılan ekimler sonucunda, ürün fazlası ya da ürün yetersizliği yaşıyoruz. Öte yandan sertifikalı tohum üretimine ağırlık vermeliyiz. Her yıl milyonlarca dolar karşılığında tohum ithal ediyoruz. Sertifikalı tohum, üretimimizin artmasına sebep olan etkenlerden bir tanesidir. Ülkemizin ihraç ettiği ürün rakamlarına bakarak, bu toplam rakamların en azından yüzde 80’ini kendimiz üretiyor olmamız gerek. Tarım ve Orman Bakanlığı, her ürün için hedef üretim rakamı belirleyerek, konulan hedefe ulaşmak için 5 yıllık tarımsal üretim planlamasını acilen devreye almalıdır.”