Hayvancılık Genel Müdürlüğü, 25 Ekim 2019 tarihinde, besilik sığır ithalatı başvurusunun kabul edilmeyeceğini duyurmuştu. Ancak, geçen hafta Pazar günü Brezilya’dan ithal edilen 10 bin başlık besilik hayvanın ülkemize getirildiğini aktaran Burdur Ticaret Borsası Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, “Koronavirüs salgını nedeniyle, hayvan pazarlarının kapalı olduğu bir dönemde, hayvan ithalatı yapmak,  akla ziyan bir durumdur. Kaldı ki, ESK depolarında 2019 yılı sonu itibariyle 60 bin ton kırmızı et stoku vardı. Böylesine riskli bir ortamda neden ithalat gereği duyuldu” sorusunu gündeme taşıdı. Hayvan ithalatının yasaklandığı bir dönemde, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Brezilya’dan 10 bin başlık besilik hayvan ithalatı yapmasının, üretici kesiminin tepkisine neden olduğunu belirten Burdur Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, “Bakanlığın amacı, üreticiyi tarıma ve hayvancılığa özendirmek, genç nüfusu bu iki sektörde tutunmasını sağlamaktır. Ama görüyoruz ki, yetkililerimiz; ülkemizin bu iki sektörünü, stratejik bir sektör olduğunu görmezden geliyor. Tarımda olduğu gibi hayvancılıkta da uygulanan bir takım yanlış politikalar, üreticiyi her geçen gün para kazanamaz hale getirdi. Yaklaşık 10 yıldır, ithalatı sonlandırmaya yönelik adımlar atılsa da, sağlıklı bir sonuç tam olarak elde edilemedi, çözüm hep ithalatta arandı.” dedi. Uygulanan yanlış politikalar sonucu, Türkiye’nin giderek tarım ve hayvancılıkta dışa bağımlı bir ülke haline geldiğini vurgulayan Gündüzalp, “Arz/talep gözetmeksizin ithalat yapmak, hem tarım ve hayvancılığa hem de üreticiye vurulan bir darbedir. Tarım ve Orman Bakanlığı, hayvan ithalatını durdurduk deyip, en kritik süreçte ithalatı devam ettirmesi, üretici açısından kabul edilemez bir durum. Üretici, ürettiği ürün karşılığında para kazanmak istiyor ama maalesef, diğer taraftan gümrük vergileri sıfırlanıyor. Sayın Bakanın, ‘ithalatı durdurduk’ açıklamalarının hemen ardından tekrar ithalat yapması, üreteci üzerinde güven sorunu oluşturuyor” şeklinde konuştu. Bakanlığın her şeyden önce şeffaf olması gerektiğine dikkat çeken Başkan Gündüzalp, “Hayvancılık Genel Müdürlüğü, 25 Ekim 2019 tarihinde yayınladığı duyurusunda, 26 Ekim 2019 tarihinden itibaren besilik sığır ithalatı için başvurunun kabul edilmeyeceğini duyurmuştu. Koronavirüs tedbirlerinin en sıkı uygulandığı şu günlerde, gemilerle ülkemize getirilen on bin ithal hayvan ne anlama geliyor? İthalatın yasak olduğu, kontrol belgesinin verilmediği bir dönemde, bu ithalat kime ve neye göre yapıldı.  Hayvan ithalatının yasaklanmasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yaptığı hayvan ithalatı, ithalat konusundaki samimiyetini bir kez daha gözler önüne serdi” ifadelerini kullandı. Bakanlığın dışarıdan hayvan getirmekle büyük risk ve sorumluluk aldığını belirten Gündüzalp, açıklamasını şu şekilde devam ettirdi, “Dünya ülkeleri, salgın sebebiyle ithalata karşı sınırlandırma getirirken, biz kapılarımızı, salgından en çok etkilenen ülkeler arasında olan Brezilya için açıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı, İran’dan Karpuz getirmek için Sağlık Bakanlığından görüş istemişti… Aynı Bakanlık, Karpuz’da gösterdiği hassasiyeti, acaba Brezilya’dan canlı hayvan getirmek için gösterdi mi? Şuanda üretici, hayvanını ne satabiliyor ne de kestirebiliyor. Et fiyatındaki artış, üreticiye yansımıyor. Girdi maliyetleri nedeniyle para kazanamıyor. Dövize bağlı yem fiyatları her geçen gün artıyor. Bakanlığın bu sorunlara acil çözüm bulması gerekirken, hayvan ithal etmesi, bizler açısından oldukça düşündürücüdür.”