Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geçtiğimiz hafta 4 Şubat 2022 tarihinde, Türkiye’deki yeni nüfus rakamlarını açıklamıştı... Türkiye’de toplam nüfusun 85 milyona yaklaştığı, 2021 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemi sonuçlarına göre; Burdur’un da toplam nüfusu 273 bin 716’ya, şehir merkezi nüfusu ise; 95 bin 436’ya yükseldi. Burdur’daki nüfus rakamlarında en çarpıcı gelişme; il merkezi nüfusunun 100 bin nüfus eşiğine ilk kez bu kadar yaklaşması oldu. Bilindiği gibi; Anadolu’da küçük vilayetlerin, şehir merkezlerinde “100 bin nüfus, psikolojik eşik, kriter” kabul ediliyor. 100 bin nüfusu yakalayan kentlerin, 100 bin eşiği’nden sonra gelişimlerinin, büyümesinin çok daha hızlı gerçekleştiği, kabul edilen bir sosyolojik gerçek. Yeni Gün gazetesi de; yıllardır nüfus haberlerinde, demografik gelişmelerde, Burdur şehir merkezinin 100 bin nüfusa ulaşmasının psikolojik önemine, katkısına ısrarla dikkat çekmeye çalışıyor. Burdur nüfus verilerine ilişkin analizlerimizde de; il merkezi nüfusunun 100 bini aştığında, Burdur’da gelişim ivmesinin daha da artacağını öngörüyoruz... Anadolu’daki illerde, o vilayet ile ilgili gelişim, büyüme trendinde ana, itici unsurun, dinamiğin illerin şehir merkezleri olduğu apaçık ortada. En basitinden, hemen yanıbaşımızdaki Isparta örneği. Komşu ilimiz ısparta, il genelinde aslında son yıllarda kan kaybeden, nüfusu azalan bir il. 13 ilçesi olan Isparta’da toplam il nüfusu 445 bin’lere düşerken, il merkezi nüfusu 230 bin’in üzerinde. Isparta kent merkezi sürekli geliştiği, değiştiği için, Isparta’nın genel anlamda da geliştiği gibi bir algı var. Çünkü; Anadolu’da pek çok kent Isparta’da olduğu gibi; şehir merkezleriyle büyüdü, gelişti. Anadolu’da şehir merkezlerinin cazibe noktası, çekim merkezi olduğunu söylemek mümkün... İşte; bu yüzden Burdur’un da o arzuladığı gelişme ivmesini, çizgisini yakalamasında il merkezinin ana güç, çekim merkezi olması gerekiyor. Bu göstergelerden biri de; nüfus... Yeni Gün, ‘fikri takip’ prensibini işleterek, Burdur şehir merkezi nüfus rakamlarına ilişkin takibini, yayınlarını sürdürüyor. Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, gazetemize yeni nüfus rakamlarını değerlendirdi. Muhabirimiz M. Fatih Başcı’ya konuşan Başkan Ercengiz, çarpıcı açıklamalarda bulundu, nüfus beklentilerini, etkilerini dile getirdi.

"BAŞKAN ERCENGİZ’DEN NÜFUS AÇIKLAMALARI"

Burdur’da bir önceki yılın nüfusuna oranla 6 binin üzerinde bir artış var. Önce bunun nedenlerine bakmak lâzım. Yani Burdur’da nüfus artışının temel nedeni ne? Aslında; kent nüfuslarının artarken, kır nüfusunun azalması üretim açısından bir handikap. Biz üretimin köylerde yapıldığını, kırsal’da yapıldığını biliyoruz. Kır nüfusunun kente göç etmesi aslında çok istenen bir durum değil. Ancak; yarattığımız cazibe merkezi görüntüsü ve Burdur’da her geçen gün üniversite’nin (MAKÜ) gelişerek büyümesi ve buna bağlı hizmet sektörünün artmış olması Burdur’daki kent nüfusunun artışına katkı veriyor. Bununla beraber 2. OSB’deki yeni kurulan fabrikalar, kurulmakta olan fabrikalar Burdur nüfusunun artışının başka nedenlerinden birisi olabilir. Şöyle bir değerlendirme yaptığımızda Burdur Belediyesi’nin her yıl öğrencilere bir çağrısı oluyor. Birinci il adresini Burdur’a taşıyan öğrencilerimize ulaşımda bir destek veriyoruz. Biz 22 bin öğrenci’nin daha fazlasının bu alana müracaat etmesini isteriz. Belki de öğrencilerimize yeterince duyuramadık, belki de öğrencilerimiz yolunu bilmediği için çok ilgi göstermedi. Bu yıl bu rakam maalesef 700 öğrenci’yi bulmadı. Ki biz daha fazla olmasını bekliyorduk. Öğrencilerimize hem ulaşım desteği verelim hem de onlara hizmet eden bir belediye olarak, onlar da kent sakinimiz olsun isterdik. İnşallah biz bunu 2022 yılında daha çok öğrencimizi Burdur birinci il adresine alarak Burdur nüfusuna daha fazla katkı vermelerini sağlayacağız.

“100 bin sınırını aştıktan sonra bazı yatırımlar kendiliğinden Burdur’a kulak kabartacak”

Tabloya baktığımız zaman Burdur 100 bin psikolojik sınırına dayandı. Burdur halkının hep konuştuğu ve Burdur halkının istediği, özlem duyduğu bir 100 bin nüfusu vardı. Kent merkezi nüfusu 100 bin psikolojik sınırını aştıktan sonra hızla artacaktır diye tahmin ediyorum. Çünkü; yatırımcı açısından da birtakım kriterler var. Yani, yatırım kriterleri orada yaşayan insan nüfusu yoğunluğuna bakılarak değerlendirme yapılır, harcama alışkanlıklarına bakılır ve ona göre yatırım planlaması yapılır. Özellikle hizmet sektöründe.. Bugün 22 bin öğrencisiyle ve 95 bin yerleşik nüfusuyla aslında Burdur 100 bin sınırını çoktan aştı. Şu anda Burdur’un merkez nüfusu 115 bin-120 binlerde. Merkeze bağlı köyler hariç. Onlarla birlikte zaten şu anda çıplak haliyle 117 bin. Ancak; biz şöyle bakıyoruz 100 bin sınırını aştıktan sonra bazı yatırımlar kendiliğinden Burdur’a kulak kabartacak. Yani, yatırım yapılabilir hale geldiğini düşünerek Burdur’a birtakım yatırımlar yapılacak. Tabi, o yumurta tavuk, tavuk yumurta kısır döngüsünden çıkıp yatırımcıya cazip gelen kente yatırımla birlikte bir nüfus akışının olacağını tahmin ediyorum.

“Armağan İlci Mahallesi, 8 ilçemizden daha büyük durumda”

Mahalle değerlendirmesi yaptığımızda Armağan İlci Mahallesi’nin son yıllarda olağanüstü bir artış gösterdiğini görüyorum. Mahallemizin nüfusu 10 bin kişi geçmiş durumda. Sadece bu mahallemizde 10 bin kişi var. Aslında şöyle baktığımızda Armağan İlci mahallemiz tek başına Burdur’da birçok ilçemizden daha büyük bir mahalle. Armağan İlci Mahallesi, 8 ilçemizden daha büyük durumda. Yani 8 ilçemizin her birinin ayrı ayrı nüfusundan daha büyük. Biz aslında nüfusunun 3’te 1’i merkezde yoğunlaşmış bir il’iz.İlçelerimize baktığımızda da; ikinci sırada Bucak; Burdur nüfusunun yaklaşık yarısı, yarısından biraz daha azı, ama diğer ilçelerimizin nüfusunun çok fazla olmadığını görüyoruz. Bu da ilçelerden, köylerden kentimize bir iç göçün olduğunun da başka bir göstergesi. Şunu söylemek lâzım, Burdur nüfusunun mantıklı, makul ve sivrilebilir bir artış göstermesi lâzım. Çünkü; yerel yönetimlerin hizmet üretebilmesi için hem gelirlerinin hem de nüfus yoğunluklarının birbiriyle orantılı artması gerekiyor. Eğer; bu orantı birbiriyle uygunsuz olacak olursa ya hizmet aksar ya da vatandaşımız mutlu olmaz. Biz böyle bir çalışma değil, biz sindirilmiş bir nüfusla adım adım büyüyen bir şehirle Burdur’u Batı Akdeniz Bölgesi’nin gelişen ve cazibe merkezi olarak dikkat çeken bir merkez olarak görüleceğini düşünüyoruz.

“Neden Burdur?” KADIN ve ÇOCUK ÖNCELİKLİ BİR ŞEHİR

Birincisi; ‘kadın ve çocuk öncelikli bir şehir.’ Kadınlarımız da çocuklarımız da güvenle gecenin ilerleyen saatlerine kadar sokakta kalabilir. Bu bir kültür, bu bir ahlâk ve bu bir yaşam modeli. Burdur polisiye tedbirlerle ya da kolluk kuvvetleriyle bunu sağlayan bir şehir değil. Elbette; kolluk kuvvetlerimiz, polisimiz, jandarmamız, zabıtamız üzerine düşen görevi gerektiğinde fazlasıyla yapmakta. Onlara görev düşmemesi için de halkımız bu kültürü, kendisi oluşturmuş durumda. Bu yüzden Burdur özellikle çalışma hayatında imkân bulabilen kadınların tercih ettiği bir şehir, kadın esnafımızın sayısının her gün arttığı bir şehir. Çocuklarımızın eğitimde başarısı zaten yıllardır grafikte zaman zaman ufak tefek düşüşler gösterse de Türkiye’de adından söz ettiren bir noktada. Yaşlılarımızın ve engellilerimizin daha kolay yaşayabilmesi için yerel yönetim anlamında sürekli katkı verdiğimiz, yaşamlarını kolaylaştırmaya çalıştığımız çalışmaları yaptığımız bir şehir. Diğer taraftan tarımsal ve hayvansal amaçlı üretim merkezlerinin çok yakınında olması nedeniyle hayat kısmen daha ucuz. Bu neyi getiriyor; zorlaşan ekonomik koşullarda hayatın ekonomik anlamda yurttaşı zorladığı durumlarda, özellikle emekli ve asgari ücretle yaşamak zorunda olan yurttaşımızın tercih nedenlerinden bir tanesi. Her ne kadar öğrenci arkadaşlarımız Burdur’da yaşamın pahalı olduğunu iddia etse de; biraz yakın çevre şehirlerle karşılaştırıldığında Burdur’un hâlâ birçoğundan daha ucuz olduğunu görebilirler. Eksikleri var mı? Evet var. Bu eksikleri tespit etme çalışmaları yapıyor muyuz? Evet yapıyoruz. Hem Valiliğimiz hem de yerel yönetim olarak bizler ‘insanı yaşat ki; devlet yaşasın’ felsefesiyle insanımızı yaşatıp devletimizin devamlılığı için mücadele ediyoruz."

MUHAMMET FATİH BAŞCI