Tefenni Belediye Başkanı Ümit Alagöz ekonomi, siyasal ve sosyal hayatımıza dair çözüm önerilerini paylaştı.

Alagöz, ''Siyasi iktidara muhalefet yapmak için muhalefet yapmak değil, tribünlere oynayarak halkı sivil itaatsizliğe ve isyana davet ederek değil, çözüm önerilerimi sunarak katkıda bulunmak istiyorum.'' dedi.

Tefenni Belediye Başkanı Ümit Alagöz’ün açıklamasından pasajlar şöyle;

“Halkımız zamlardan dolayı zorlanlanmakta ve bu konulardaki haklı serzenişlerini her ortamda dile getirmektedir”

“Kıymetli hemşerilerim, değerli Vatandaşlarım; Öncelikle bir şeyi ortaya koymak lazım. Bugün gerek akaryakıta gelen zamlar gerekse elektrik başta olmak üzere enerjiye gelen zamlarla tüm halkımız ciddi anlamda zorlanmakta ve bu konulardaki haklı serzenişlerini her ortamda dile getirmektedir. Gelen zamlar sadece halkın belli bir ideolojik grubuna veya etnik bir kesimine değil 84 milyonun tamamına gelmiş ve şahsım da dâhil olmak üzere tüm Halkımız bu zamlardan olumsuz etkilenmiştir. Örnek vermek gerekirse dairemin son elektrik faturası 1014 TL gelmiştir. Tüm bunların yanında günlük yaşantımızı doğrudan etkileyen market ve pazar ürünlerindeki artışlar da hanelerimizin ekonomik daralmasında büyük etken olmuştur. Tüm bu gelişmeler halkımızda hızlı bir çözüm beklentisini haklı olarak ortaya çıkarmıştır.

Yıllardır siyasetin içinde olan, hasbelkader bugün de Tefenni ilçesinin Belediye Başkanlığını yürüten biri olarak, siyasi iktidara muhalefet yapmak için muhalefet yapmak değil, tribünlere oynayarak halkı sivil itaatsizliğe ve isyana davet ederek değil, çözüm önerilerimi sunarak katkıda bulunmak istiyorum. Bilindiği üzere son günlerde her fırsatta hukuktan ve adaletten bahseden bazı Siyasi Parti Liderleri sorumsuz açıklamalar ile Halkımızın haklı serzenişini ve mağduriyetini de kullanarak, Halkı isyana ve sivil itaatsizliğe çağırmaktadır. Öncelikle bu açıklamaları esefle kınıyor, tüm siyasileri sorumlu davranmaya davet ediyorum.

Çözüm ve önerileri

Gelelim vatandaş Ümit Alagöz’ün naçizane çözüm ve önerilerine. Elektrik-Doğalgazdaki KDV %18’den %1’e düşürülmeli, enerji temel yaşam ihtiyacı olarak görülmelidir ve bu yasalaşmalıdır. Zirve yapan Brent petrol fiyatlarını da göz önüne alarak akaryakıt fiyatlarındaki ÖTV’nin %50 düşürülmesi gerekmektedir. Özellikle müstakil evlerde güneş paneli kullanımı teşvik edilmeli. Kamu bankaları uzun vadeli ve sübvansiyonlu krediler kullandırmalıdır. 365 günün sadece 40-50 günü güneş gören Almanya’da her iki evden birinde güneş paneli kullanılırken 365 günün 300 günü güneş gören Türkiye’de güneş paneli teşvik edilmelidir. Kırsal kesimde Bio gaz ve benzeri tesisler ciddi rakamlarda desteklenerek hem hayvan samrasının gazından faydalanılmalı hem de fermente edilmiş samra kullanılarak fenni gübre ihtiyacı düşürülmelidir. Elektrikli traktör projesine hız verilmeli Çiftçilerimizin ana gideri olan mazot ihtiyacı düşürülmelidir. Bölgesel tarım uygulamaları başlatılmalı, sulama maliyetine göre bölgesel olarak ekilecek ürünler ayrılmalıdır. Kooperatiflerin denetimleri ve yaptırımları sadece bakanlık müfettişi ile değil mülki idare amiri kararı ile de yerelde yapılabilmelidir. Ayrıca günümüz koşullarında sağlıksız olan kooperatif yasası hemen güncellenmelidir. Çiftçiye destek ÇKS (Çiftçi Kayıt Sistemine) göre değil üretilen ve satışı yapılan ürün üzerinden verilmelidir. Böylelikle ekmediği tarladan tarla sahibiyim diye çalışmadan kazancın önüne geçilip gerçekten eken üreten ve ürettiğini satana destek verilmelidir. Halk pazarları başta olmak üzere tüm esnafların mali denetimleri yapılarak, satılan ürünlerin cinsine bakılmaksızın vergi kaçırmak önlenmelidir. Bu vesile ile faturasını keserek vergisini ödeyen esnaf ile vergi kaçıran esnaf arasındaki haksız rekabet kaldırılmalıdır. Tarım arazilerinin 2 yıl üst üste ekilmemesi yasaklanmalı, 2 yıldan sonra belli kriterler ile bedeli karşılığında İlçe Tarım Müdürlükleri tarafından taliplere ektirilmelidir. Dolayısıyla tarlalar boş kalmayacak ekonomiye katkı sunacaktır. Mera sıfatındaki arazilerin ıslah projelerinde Valilik ve Tarım İl Müdürlüğü onayı engeli kaldırılmalı. Proje ve uygulama yetkisi Yerel Yönetimlere verilmelidir. Islah edilmeyen meralar için cezai işlem uygulanmalıdır. 2023 yılında banttan indirilmesi planlanan Yerli ve Milli Elektrikli Otomobil satışlarında ÖTV kaldırılmalı KVD oranı düşürülmelidir. Gerek Milli üretime destek, gerekse enerji açığımızı azaltmak adına normal otomobil kredilerinden farklı olarak daha uzun vadede ve daha düşük faizlerle kredi kullandırılmalıdır. Milli Eğitim sistemimiz değişmeli, herkesin üniversite mezunu olması değil herkesin bir meslek sahibi olması desteklenmelidir. Çıraklık eğitim ve meslek lisesi yapısı değiştirilmeli ara elemanı sıkıntısı bitirilmelidir. Elektrik dağıtım şirketlerine verilen (özelleştirilen) elektrik idaresi, özelleştirmeler iptal edilerek devlete tekrar kazandırılmalı, devletin elektrikten kâr gözetmeksizin halka arzı sağlanmalıdır. Özel sektördeki TÜPRAŞ kamulaştırılmalı, akaryakıttaki inisiyatif ve kârlılık kararı Devlette olmalıdır. Halka tasarruf tavsiye edilirken, Devletin başından en altına kadar bu tedbirler uygulanarak halkında bunu görmesi ve hissetmesi sağlanmalıdır. İhracat yapan üreticilere öncelik ülke içindeki ihtiyaçları karşılama kotası konmalı böylelikle arz-talep dengesizliğinden kaynaklı fiyat artışlarının önüne geçilmelidir. Devlet eksikliği hissedilen sektörlerde açığı kapatmak ve kalite rekabetini artırmak adına üretime dâhil olmalıdır. Devlet Avrupa’da olduğu gibi sosyal konutlar üreterek düşük kiralarla vatandaşlarına kiralamalı TOKİ de olduğu gibi TEFE-TÜFE farkı konulan taksitlerden vatandaşlarını kurtarmalıdır. Vatandaşların birden fazla bankaya borçlanması engellenmeli, bütün borçlar birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi tek bir banka da toplanmalıdır. Böylelikle aylık taksitleri geliri oranında hazırlanmalı, önüne geçilemeyecek mağduriyetlerden vatandaşlarımız alıkonulmalıdır. (Örnek:Avusturya) Büyük şehir yasası kaldırılmalı eski haline tekrar dönüştürülmelidir. Böylelikle siyasi nedenlerle halkın hizmet noktasında mağduriyeti giderilmelidir.  Siyasi partiler kanunu değiştirilmeli, parti genel merkezlerinin değil, Halkın tercih ettiği Vekilin Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderilmesi sağlanmalıdır. Seçim yasası değiştirilmeli Milletvekilleri illerde bölgelere ayrılarak seçilmelidir. Böylelikle il, ilçe ve köylerde vatandaşların eksik ve ihtiyaçları daha rahat analiz edilip takip edilebilecektir. Çin’in Rusya ile yapmış olduğu anlaşma gereği üretilen yüksek kalorili kömürün ciddi bir bölümü Çin tarafından alınmaktadır. Bu da daha uzun dönem kömürde yüksek fiyat olacağını ortaya koymaktadır. Bu doğrultuda doğalgazın olmadığı bölgelerde alternatif yakacak ürünlerinin temini ve imalatı desteklenmelidir. (Pelet-Prina-Fındık kabuğu- Kayısı çekirdeği gibi..)  Asgari ücret tespit komisyonu yılda bir değil en az iki defa ücret güncellemesi yapmalıdır. Böylelikle asgari ücretlinin enflasyondan daha az etkilenmesi sağlanacaktır.  Emekli ve memurda da maaş güncellemeleri daha sık yapılmalı emekli ve memurumuz enflasyona yenik düşürülmemelidir. Toprak Mahsulleri Ofisi alım yaptığı ürün çeşitliliğini arttırmalı, alım yaptığı rakamları çiftçinin girdi maliyetleri oranında arttırmalıdır.

“İktidar kim olursa olsun ihanet çizgisine girmemek lazımdır”

Kıymetli hemşerilerim bir takım söylem ve eylemleri eleştirmek hükümetin her şeyi doğru yaptığı anlamı taşımadığı gibi, eksik gördüklerimizi de her platformda söyleyen birisiyim. Lakin tüm bu eksiklikler Cumhurbaşkanı’nın ölümünü dilemeye, Vatandaşa sivil itaatsizliğe teşvik etmeye gerekçe değildir. Her zaman söylediğim gibi muhalefet olmak ile hain olmak arasında ince ve keskin bir çizgi vardır. Önemli olan yanlışları ve eksikleri usulünce dile getirmek ve çözüm önerilerini sunarak çözüm istemektir. İktidar kim olursa olsun ihanet çizgisine girmemek lazımdır.”