“BURDUR MİLLETVEKİLLERİNİ SEÇTİ. ŞİMDİ DURUP BAKMAK LAZIM, ASLINDA NE OLDU?” “Sayılar, oranlar değişti ama sonuç değişmedi” 275 bin toplum nüfusa sahip, 204 bin seçmenin bulunduğu, 11 seçim çevresinden oluşan Burdur ilinde 2023 seçimlerinde, oranlar ve sayılar değişse de 2018 seçimlerinde vekil çıkaran partiler ve bu partilerdeki milletvekili dağılımında bir değişiklik olmadı. İktidar partisi AK Parti ilk iki sıra adayını Ankara’ya gönderirken, Burdur’da seçimin ikinci partisi olan ve oylarını artıran CHP’de yine bir vekil çıkarma başarısı gösterdi. “Seçimlerden sonra hangi konular ön plana çıktı”       Burdur’da 28.dönem genel seçimi, Burdur özelinde seçim öncesi yaşananlar, partilerin ve adayların seçim kampanyaları ve seçim akşamı sandıktan çıkan ilimiz sonuçlarına baktığımızda; “AK Parti’nin birinciliği, yine iki vekil çıkarması, Bucak ilçesinin Burdur siyasetindeki özgül ağırlığı, yürüttüğü kampanya sayesinde Adem Hoca’nın iki vekil çıkartması ve güçlü başlangıcı, CHP’deki büyük oy sıçraması, CHP’nin artık Bucak’ta da var olması, ikinci parti düzeyine gelmesi, Hülya Gümüş rüzgarı, Hülya Gümüş’ün oluşturduğu sinerji ile CHP’nin ilk kez iki vekillik iddiasına dillendirmesi ve bu hedefe yaklaşması, CHP’nin Burdur’da AK Parti ile aradaki oy farkını, makası kapatması, İYİ Parti’nin Burdur’daki büyük düşüşü, %20’lerden %11 seviyesine gerilemesi, MHP’nin ise en azından İYİ Partinin önüne geçmiş olması,...” Bir seçim sonrası biz gazetecilerin en çok sevdiği manşetlik konular bunlar… Herkes kendi penceresinden bu tespitlerden en az bir tanesi için “Evet, bak bu doğru” diyebilir. Bir seçimin ardından alınan sonuçlara bakarak analiz edip, “aslında ne oldu?” diye sormak da başka bir gazetecilik uğraşısı...Yeni Gün Medya grubu olarak da bu uğraş bana düştü. Takipçilerimizin çok vaktini almamak, birazda anlaşılır olmak adına “bu seçimlerde aslında ne oldu?” sorusunu iki yazı dizisinde taktirlerinize sunmaya karar verdim. Seçim sonrası analiz yazımın ilk bölümünü “AK Parti ve Adem Hoca” ya ayırdım. “14 MAYIS SEÇİMLERİNDE AK PARTİ ve ADEM HOCA” “Bayram Özçelik gerçeği” 3 Kasım 2002 erken genel seçimlerinden bu yana altı genel seçimde Burdur’da birinci parti olan AK Parti, bu unvanını 2023’teki yedinci seçimde de korudu. Hatırlayınız, 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde AK Parti ülke genelinde 8 puanlık gerileme yaşarken, Burdur’da da oyları yüzde 6 azalarak 1 milletvekili çıkartabilmişti. 7 Haziran sandığından 48 bin oy ile CHP, 38 bin oy ile MHP’de birer vekil çıkarmıştı. O dönemde, AK Parti'deki üç dönem kuralından dolayı AK Parti milletvekili aday listesinde Bayram Özçelik’in olmadığını da bir yere not ediniz. Ama dört ay sonra yenilenen 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde AK Parti Türkiye’de yeniden eski gücüne geri dönüp %49 ile tek başına iktidar olurken, Burdur’da da tarihinin en yüksek oyunu almıştı. Kasım 2015 seçimlerinde AK Parti Burdur’da Bayram Özçelik’i yeniden 1. sıra adayı olarak listeye dahil ettiğini de belirtelim. Aralığı dört ay gibi kısa bir zaman diliminde yapılan bu seçimde Burdur’da AK Parti adına tablonun bu kadar hızlı değişmesini isterseniz o zaman ki Türkiye’de değişen konjonktüre bağlayın, isterseniz Bayram Özçelik’in sahadaki denklem değiştirme gücüne bağlayınız, fark etmez. (Elbette, her fırsatta vurguladığımız gibi; her seçimin kendine özgü şartları, hikayesi vardır... 2015 genel seçimlerinde AK Parti'nin 7 Haziran 2015'te Özçelik'in de yer almadığı listede 1. sıra adayının Bucak'tan Reşat Petek, 2. sıra adayının merkezden İbrahim Ekici olduğunu, vekil çıkaran MHP'nin ise, 1. sırasında Bucak adayı olduğunu, 'Bucak faktörünü de' tabiiki hatırlatmak gerek.. Yenilenen 1 Kasım 2015 genel seçiminde ise; merkez ve Bucak adaylarının sıralamasının yeri değişti, Özçelik 1, Petek 2. sırada aday gösterildi.)   AK Parti 7 Haziran seçimlerinden yaşadığı dalgalanma hariç, bu zamana kadar Burdur’da iktidarı kimseye kaptırmadı. Yani Burdur’da milletvekilliği pastasından hep en büyük payı AK Parti aldı. Burdur’da Bayram Özçelik 21 yıllık AK Parti döneminde 5 kez aday ve milletvekili seçildi, (4 kez liste başı, 2002 seçimi ikinci sıra) bu dönemde Burdur’da AK Partinin değişmez ismi olarak Burdur siyasetine damgasını vurdu. Bu taraflı tarafsız herkesin kabul etmesi gereken bir gerçek. Burdur siyaset literatürüne giren haliyle söylersek “Bayram Özçelik faktörü” mutlaka hesap edilmelidir. Özçelik’in sahayı çok iyi bilmesi, Burdur’da siyaset alanında çok geniş yer kaplaması, vatandaşla kurduğu güçlü bağ gibi sebepler, onu şimdiye kadarki tüm seçimlerde rakipsiz kılmış, AK Parti’de hep favori aday konumuna taşımıştı... “2023 seçimlerinde Bayram Özçelik’in yer almadığı AK Parti milletvekili listesi  tartışmalara neden oldu.” 14 Mayıs 2023 seçim sathına doğru, Burdur’da siyaset dünyasında en çok merak edilen konuların başında, AK Parti’de Bayram Bey’in yeniden aday gösterilip gösterilmeyeceği geliyordu. Hatta; seçim takvimi ilan edilmeden önce Burdur’da çoğu kişi, kamuoyu Özçelik’in yeniden aday gösterileceğine kesin gözüyle bakıyordu. Öyle ki Özçelik’in yeniden listede yer bulacağı beklentisi yüzünden pek çok iddialı adayın, yarışa girmediği de Burdur’da siyaset kulislerinde konuşulan mevzulardan biriydi... “Özçelik’in karşısına güçlü adaylar çıktı” Burdur’da AK Parti camiası böyle bir ortamda aday adaylığı yarışına hazırlanırken, seçim takvimi ile birlikte bir anda AK Parti’de güçlü adaylar kamuoyunun karşısına çıkmaya başladı. Beş yıldır il başkanlığı görevini yürüten genç başkan Volkan Mengi’nin il başkanlığını bırakarak milletvekili aday adayı olması, yine Burdur’un önde gelen iş insanlarından, 2019 yerel seçimlerinde AK Parti’nin Burdur belediye başkanı adayı Deniz Kurt’un da vekillik yarışına dahil olması, AK Parti’de aday profilini ve çıtayı yükseltirken, Burdur’un en gözde kurumu 8 yıldır iki dönem üst üste Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Rektörlüğü görevini yürüten, üniversitede pek çok projeye, icraata imza atan Prof. Dr. Adem Korkmaz’ın da Mayıs ayında sona erecek rektörlük görevi öncesinde AK Parti’den aktif siyasete girme kararı, Burdur’da AK Parti siyasetinin dengeleri değiştiren gelişmelerden biri oldu. Özellikle de Prof. Dr. Adem Korkmaz’ın görev süresinin bitimine günler kala kamudaki görevinden istifa edip, AK Partiden aday adaylığını açıklaması, Burdur siyasetinin bir numaralı gündem maddesi oldu. 8 yıllık rektörlüğü döneminde hayata geçirdiği projelerle sadece Burdur’da değil, Türkiye’de de adından söz ettiren bir isim olarak Adem Korkmaz’ın Ankara’daki ikili ilişkileri, AK Parti çevreleri, iktidar kanadındaki diyalogları, Rektörlük görevindeki bağlantıları, AK Parti genel başkan vekili Numan Kurtulmuş’un desteği gibi sebepler sıralanarak, Burdur’da siyaset çevreleri Adem Korkmaz’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan onay aldığı, Bayram Bey’in üç dönem kuralı veya başka sebeplerden dolayı da olsa aday gösterilmeyeceği, Adem Korkmaz’ın liste başına konacağı iddialarını güçlendirdi. Nitekim; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni dönem için öngördüğü Meclis tasarımında, revizyonu geniş tutması, üç dönem kuralını, hem de beklenilenden de genişleterek, kesintisiz ve istisnasız 73 isme birden uygulaması, 9 Nisan’da kamuoyuna ilan edilen listelerde Burdur’a da yansıdı. Adem Korkmaz liste başı birinci sıra adayı olurken, AK Parti’nin çok önemsediği, iki vekil çıkarmanın formülü olan Bucak’tan ise; son anda Bucak ilçe başkanlığından ayrılan Mustafa Oğuz ikinci sıra adayı, Volkan Mengi ise; üçüncü sıra adayı oldu. “AK Parti’nin 2023 Milletvekili adayı listesine tepkiler..." Böylece kurucu il başkanlığından (Ekim 2001) bu yana tam beş kez Burdur AK Parti seçim listesinin en başında yer alan Bayram Özçelik’in olmadığı bir aday listesi ile, en kritik seçime girdi AK Parti... Acaba tarih tekerrür mü edecekti? Yani 2015 seçimlerinde olduğu gibi Bayram Özçelik’in olmadığı AK Parti listesinden sadece bir milletvekili mi Ankara’ya giderdi? İşte; AK Parti listesinin açıklanmasından hemen sonra tartışmalar bu nokta üzerinden yürütüldü. Özellikle Adem Hoca’nın birinci sıra adayı olması üzerine “AK Parti Teşkilatlarında Adem Hoca’nın rahatsızlık oluşturduğu, tabanın Adem Hoca’ya sıcak bakmadığı veya Hoca'nın siyasetten anlamadığı, Hoca'ya ulaşmak zor olur. Hoca, akademisyen, siyaset pratiğinden uzak, hele Bayram Özçelik gibi baskın, etkin bir siyasetçi profilinden sonra Adem Korkmaz, Burdur’da AK Parti dinamiklerini harekete geçiremez” gibi endişeler ve iddialar konuşuldu, yazıldı, çizildi. Üstelik bu eleştiriler, kampanya döneminde başka partilerin de kullandığı bir argüman haline de dönüştü. Özellikle de AK Parti, Burdur’da Adem Hoca üzerinden ittifak ortağı MHP’den bu noktada sürekli atak yedi. AK Parti’den küskünlerin, listeden memnun olmayanların, tepkisini dile getirmek için milletvekili listesinde MHP’ye yönelebileceği, ittifaklar arasında partilerin oy geçişinde Burdur’da da böyle bir ihtimalin olabileceği hep dile getirildi. Hele MHP Burdur’da seçime asıldıkça, bir vekil iddiasını güçlendirdikçe, böyle bir geçişin de mümkün olabileceği daha da konuşulur hale geldi. “Adem Hoca’dan başarılı seçim kampanyası” Peki; siyasete atılan Adem Hoca ne yaptı bu süreçte? Aday adaylığı ve adaylığının açıklandığı süreçte itibaren Adem Korkmaz, kendine özgü bir yaklaşım, tarz sergiledi. Sakin, nezaketli bir üslupla, tüm eleştirileri savuşturdu. Kısa bir sürede hem siyasete uyum sağladı hem AK Parti Teşkilatlarıyla gönül bağı kurdu. Rektörlük görevinde elde ettiği birikimi, tecrübeyi, projeci yönünü siyasete, vekil adaylığına hemen adapte etti.  “Burdur’da refah artışı modeli, kalkınma politikaları” “Burdur’da refah artışı modeli” ile yeni bir yaklaşımı, vizyonu Burdur kamuoyu ile paylaşırken, AK Parti’nin ‘eser, hizmet siyaset anlayışına yerel temaları’ eklemeyi başardı. “İçme suyu ile kentsel dönüşüm, depreme hazırlık” konularında cesur çıkışlar yaparak, bu konuların aslen “siyaset üstü meseleler" olduğunu vurguladı. Öyle ki; milletvekili olduktan sonra içme su sorununu çözmek için ilk ziyaretini Burdur Belediyesine yapacağını tüm samimiyetiyle dile getirdi. Böylece Burdur’da yapılması gerekenlerin hemen yapılacağını, söylemlerinin merkezine yerleştirdi. Yine, AK Parti’nin en başarılı olduğu alanlar olan ulaşım ve sağlıkta Burdur’da da eksik kalan yatırımların hemen bitirileceği noktasında seçmene güven veren, kararlı bir duruş ortaya koydu. MAKÜ’deki Diş Hekimliği Fakültesi yatırımını referans göstermesi, Tıp Fakültesi ile ilgili adımlardaki mesajları, hayvancılık, turizm ve sosyal girişimcilik alanında ezber bozan yaklaşımları ve geliştirdiği projeleri, kırsal kalkınmadaki deneyimleri ve sahaya hakimiyetiyle diğer tüm milletvekili adayları arasında onu farklı bir konuma taşıdı. Adem Hoca kendi deyimiyle Burdur’da “polemik siyaseti değil, proje siyaseti yapacağı” mesajını güçlü bir şekilde kamuoyuna geçirebildi. Tabii bunda yerel medyayı çok iyi kullanmasının da etkisi oldu. Bir siyasi kampanya nasıl yapılır? nelere dikkat etmek lazım, hangi mesajı nasıl vermek lazım? Neyi nerde söylemek lazım, tüm bunları seçim döneminde en iyi şekilde yapan bir aday olarak kendini gösterdi. Öyleki; Adem Korkmaz dışında proje, yatırım vaadinde bulunan, yerel temalara değinen bir başka aday da yoktu, neredeyse! Diğer bütün partiler ve adaylar genel seçimde genel söylemler üzerinden siyaset yaparken Adem Korkmaz, MAKÜ’de yapılanları, tarım ve hayvancılık projelerini, spor turizmini ve diğer atılımları anlatarak, bu gelişmelerin Burdur geneline yayılması için aktif siyasete girdiğini vurguladı, yeni bir vizyon, söylem geliştirdi. İlk başta teşkilat içinde ve halk arasında kaygılara yol açan ‘akademisyen kimliği, rektöre nasıl ulaşılır?’ önyargısını da kampanya sürecinde “gönlümüz de telefonlarımız da herkese açık" mesajını kendi sosyal medya hesaplarında, katıldığı canlı yayın programlarında ve dağıttığı kartvizitlerde şahsına ait tek telefon numarasını duyurarak, bu algıyı yıkmayı başardı. Böylece Adem Korkmaz, seçmenle bağ kuran hem ulaşılabilen hem de Ankara’da yatırımları sonuçlandıran, başarılı bir milletvekili  olma idealini, profilini de çizmiş oldu. Ama diğer taraftan seçim masa başında değil, saha da kazanılır gerçeğini de göz ardı etmedi. Aynı gün içinde birkaç ilçede seçim çalışması yaptı, döndü, Burdur merkezde esnaf, pazar yeri, kurum ziyareti gerçekleştirdi. Hemen hemen tüm köylere gitti, vatandaşlarla bir arada oldu. Üstelik profesör etiketini kullanmadan bundan ötürü bir kasıntıya girmeden, tepeden bakmadan, sahada tam bir 'Anadolu delikanlısı' profili çizerek yaptı bunları. “Adem Hoca kendisiyle ilgili eleştirileri, ön yargıları yıktı ve 2 vekille güçlü başlangıç yaptı” İşte; bu noktada Adem Hoca’nın siyaset serüvenine güçlü bir başlangıç yapabilmesi için AK Parti’nin Burdur’da iyi bir oy alması, iki vekili yeniden Meclise göndermesi ‘tabela açısından bir zorunluluk gibiydi...’ 1. sıra adayı olmasına karşılık, Adem hoca, Burdur’dan en az iki vekilin çıkması için yoğun bir gayret gösterdi, hep bu hedefe motive oldu. Kampanyada diğer vekil adayları Mustafa Oğuz ile Volkan Mengi’yi de öne çıkaran “bu genç ekip hep birlikte Ankara’ya gitmeli”, “Bizi güçlü gönderin” fikrini işleyen Adem Korkmaz, “Bayram Özçelik’in olmadığı bir listede ilk kez AK Parti iki milletvekili çıkartma” başarısını göstermiş oldu. Bir de buna Türkiye ortalaması %35 olan AK Parti’nin Burdur’da bunun üzerine çıkarak yüzde 1,5 oranında daha fazla oy aldığını da eklemek gerekir. Bu elde edilen olumlu tabloya AK Parti’nin iki genç ismi mevcut İl Başkanı Mustafa Özboyacı ile bir önceki dönemin İl Başkanı Volkan Mengi’nin de katkılarının olduğunu söylemek gerekir. Özellikle Volkan Mengi’ye ayrı bir parantez açmak lazım. Çünkü onca yıl il başkanlığı yapmış, genç ve dinamik bir aday olarak listedeki sırasından memnun kalmadığını gösterip geri çekilmek yerine, hocayla uyum içinde saha çalışmalarına katıldı, mücadele etti. Siyasetin uzun soluk bir süreç olduğunu akıldan çıkartmazsak Volkan Mengi’nin bu seçimlerde sergilediği yaklaşım, ona yeni dönemde başka kapıları açabilir yorumunu yapıp, buraya bu notu da ekleyelim. Tersi bir durumda; o çok konuşulan 1+1+1 şeklinde ifade edilen bir kombinasyon sandıktan çıksaydı, Adem Hoca kendisi vekil seçilmesine rağmen, “liste yanlışlığı” veya “aday tercihinde yanlış yapıldı”, eleştirilerine maruz kalacak, vekillik macerasına yara alarak başlayacaktı. Siyasetin acımasız gerçeği de bu değil mi zaten. Ama şimdi; ülkedeki genel manzara, AK Parti’nin aldığı oy, Cumhurbaşkanlığı oylarına bir bütün, birlikte bakıldığında, AK Parti’nin Burdur’dan başarılı bir sonuçla ayrılması, Adem Hoca’yı hem Burdur siyasetinde güçlü bir figür haline getirdi hem de güzel bir başlangıç yapmasını sağladı. Ama; unutulmamalıdır ki, siyasette kalıcı olmak, marka olmak başka bir süreci gerektirir. Adem Hoca için bunu zaman gösterecek ve bizde her zaman olduğu gibi bunun takipçisi olacağız. İKİNCİ BÖLÜM: “Burdur siyasetinde Bucak denklemi ve Hülya Gümüş” ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: "Yükselen milliyetçelik dalgasına rağmen, MHP ve İYİ Parti Burdur'da neden vekili çıkartamıyor?" üzerine olacak, görüşmek dileğiyle…  Kürşat TUNCEL