Burdur İl Merkezi, Bucak, Gölhisar ve Yeşilova ilçelerinde yaşayan uyuşturucu bağımlısı kişilerin kendi irade ve istekleri doğrultusunda, bağımlılıklarından kurtarılarak yeniden topluma kazandırmak amacı ile Burdur Valiliği koordinasyonunda; İl Sağlık Müdürlüğü, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ve İl Müftülüğü tarafından 1 Mart 2019 tarihinden itibaren yürütülen “Umuda Kapı Açıyorum Hayata Tutunuyorum” Projesi tanıtım toplantısı düzenlendi. Necip Fazıl Kısakürek Konferans salonunda ki toplantının açılışında İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı ve Proje Koordinatörü Sevinç Sütlü proje hakkında sunumunu gerçekleştirdi. “Umuda Kapı Açıyorum, Hayata Tutunuyorum” Projesi tanıtım videosunun izlenmesinin ardından Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz ve Vali Hasan Şıldak günün anlam ve önemini belirten konuşmalarını yaptılar. Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik; "Bir toplumda ne kadar çok yardımlaşma ve dayanışma varsa; o kadar çok huzur, barış ve kardeşlik vardır. Bu duyguları kaybeden ve sadece kendini düşünen bir kişi, sosyal sorumluluktan nasibini alamamıştır. “Yanı başındaki komşusu açken, tok olarak geceleyen kişi olgun mümin değildir”hadisi şerifince Peygamberimiz yardımlaşmanın önemini ne kadar güzel ifade etmiştir. Kendi derdimizin haricinde yanımızdakilerin derdi ile dertlenmek de herkese nasip olmamaktadır. Sayın Valimiz Hasan ŞILDAK, geçen yıl Şubat ayında; sosyal sorumluluk anlayışı içerisinde “Uyuşturucu ve madde bağımlısı kişilerin topluma kazandırılması”noktasında önemli bir adım atarak ilimizde ve ilimiz nezdinde tüm Türkiye’ye örnek olacak bir proje başlatmıştır. Proje; “Umuda Kapı Açıyorum, Hayata Tutunuyorum”  sloganı ile hayata geçmiştir. Uyuşturucu ile Mücadele Projesi kapsamında tedavi sürecini tamamlayan madde bağımlılarının “Toplum Yararına Hizmet” Programını başarı ile tamamladıktan sonra Burdur Ticaret ve Sanayi Odası aracılığı ile işyerlerine yerleştirmek sureti ile topluma kazandırılması sağlanmıştır. Bir insanın iş sahibi olması kadar güzel bir şey yoktur.  Çünkü iş sahibi kişinin geliri vardır, geliri olup ayağını yorganına göre uzatan kişi mutlu olur.  Mutlu insanların oluşturduğu topluluklarda da, huzur ve barış hâkimdir. Bizim kültürümüzde Devlet; Babadır. Başta toplumun kanayan yarasını görüp, kanayan yaraya merhem olan, Babalığını iliklerimize kadar hissettiren bu projeye hayat veren Sayın Valimize teşekkürlerimi arz ederim. Dünya genelinde ekonomik kırılganlıkların yaşandığı bir ortamda birçok işletmenin ihtiyacı olmadığıhalde Sayın Valimizin ve şahsımın ricalarını kırmayarak, proje kapsamındaki gençlerimize iş vermek sureti ile topluma kazandırma çalışmalarına katkıda bulunan Odamız üyelerine buradan teşekkürü borç bilirim. Allah kazancınıza bolluk ve bereket versin.Burdur Ticaret ve Sanayi Odası olarak; sosyal sorumluluğu yüksek ve etkili olan bu projede yer almaktan dolayı memnuniyetimi ifade eder, saygılar sunarım." Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz; "Bugün Burdur yerelinde çok özel bir buluşmada, çok özel bir projenin lansmanında geldiği sonucun değerlendirilmesinde tüm şehir bir aradayız. Öncelikle bu projenin ortaya çıkmasında, gelişiminde, devletin sıcak yüzünü bize sergileyen bir şehir de bu anlamda sosyal liderliği de ortaya koyan Sayın Valimize bütün şehir adına teşekkür etmek istiyorum. Böyle bir proje gerçekten rutin devletin bürokratik görevlerinin yürütümünün ötesine geçerek, toplumun bütün meselelerine kulak veren, iş dünyasının, istihdamın özellikle sosyal problemlere çözüm üretmek açısından bir emek ortaya konan bu proje bir sosyal devlet projesi. Yani sosyal devlet dediğimiz şey, anayasanın 2. maddesinde yazılan bir ismi geçen hukuki bir belgenin ötesine geçip, bütün kurumsal yönetişimle birlikte şehrin bütün aktörlerinin bir araya getirildiği ve problemi derinlemesine analiz ederek, sorunun köküne inerek ve çözümü buna göre üretmek bence bu projenin özgün bir noktası. Hele konu bağımlılık gibi, uyuşturucu gibi toplumları derinden kemiren, geleceğe karşı umudunu söndüren meselelerde tek boyutlu ve tek kişilik projelerin yürümesi ve çözümlerinin sağlıklı olması mümkün değil. Çünkü umuda kapı aralanıyor derken ben bunu esasında ülkemizin ve toplumumuzun geleceğine umut etmek olarak tanımlamak istiyorum. Mikro düzeyde birey bazında aile bazında gerçekten bunu yaşayanlar bilir. Bağımlılık dediğimiz şey bir kısır döngüdür. Esasında her bağımlı bağlayıcı etkiyi almaya ulaşıp ve ulaştıktan sonra bir pişmanlık duyar, bundan kurtulmaya çalışır. Ancak öyle bir kısır döngü ve ekosistemin içerisindedir ki bundan çıkma şansı yoktur. Onun için bunun başka bir bakış açısının dışardan gelip, bu kişiyi bu sistemden bu zincirden çıkarması gerekiyor. İşte burada bu projede gördüğümüz bütün unsurlar tamamlanmış. Toplumun sosyal bir meselesine bir bakış yapılıyor bir fotoğraf çekiliyor bu fotoğraf bu resim bütün sosyal politikaları, sosyal hizmetleri, akademiyi, iş dünyasını, kriminal boyutu her konuya buradan bakabiliriz. Böyle projelerin yerelde kalmayıp, modellenip, zaten devletin bakışıyla da uyumlu bir çalışma bunun devletimize sunularak, politika tasarımcılarına mutlaka ulaşması ve geri dönüşümün alınması gerekiyor diye düşünüyorum. Ülkenin geleceğinde söz sahibi olacak üretken, yetiştirici gençliğin buluştuğu son nokta üniversiteler Böyle bir proje Sayın Valimizin arz ettiğinden itibaren heyecanlandık ve bizim nasıl bir destek verebileceğimiz konusunda ortak çalışma zemini oluşturarak şu anda üniversitemizde de uygulamaya başladık. İnşallah gelecek zamanlarda üniversite ile ilgili çalışmaları da kamuoyuyla paylaşacağız. Üniversite öğrencilerimizin büyük çoğunluğu ailelerinden uzakta, bu projede aile motivasyonu çok yüksek uygulama başarısı bakımından. Burada belki şehrin bütün bileşenlerinin gözü kulağınının gençlerde olması gerekiyor. İhbar sistemleri, doğrudan Açık Kapı ’ya başvuru gibi unsurları işleterek inşallah üniversitenin de bu projeye katkısını çünkü yaklaşık 35 bin öğrencimiz var ve biz bunu ortalama 3 yılda topluma geri gönderiyoruz. Burası son nokta ülkenin geleceğinde söz sahibi olacak üretken, yetiştirici gençliğin buluştuğu son nokta üniversiteler şuan da Türkiye’de yaklaşık 7 milyon öğrenci aktif üniversite eğitimi alıyor. Aktif nüfusumuzun neredeyse yüzde 40’ına yakını burada bu aşamada geçiyor. Burada da biz bunu çözemeyip topluma sürüklediğimiz zaman artık çok daha zor bir sürecin içerisine itiliyoruz. Burdur özelinde Burdur’da yapılan bu projeye toplumun bütün kesimleri iş dünyası özellikle sahip çıkması çok anlamlı Ticaret ve Sanayi Odamızın katkısı küçümsenecek bir katkı değil sembolik olarak belki sayılar beşler, onlar olarak ifade edilebilir ama yakaladığı nokta itibari ile iş dünyasının böyle bir problemin çözümünde ki kısır döngüyü yenecek en önemli noktalardan bir tanesi bu kişilerin gün içerisinde yapmak istedikleri yapmaya mecbur hissettikleri bir meşguliyet anlamlı bir faaliyet ile buluşturmak önemli ki istihdam bunların içerisinde en önemlisi ki bunların istihdamla buluşması ve istihdamı sürdürmesi çok zor çünkü bu insanlar beyinlerinde başka bir problemle de boğuşuyorlar. Odaklanmaları ve belli işleri verimli yürütmeleri her zaman mümkün olmaya biliyor onun için iş adamlarımızın bu proje veya bu proje gibi benzer projelerden istihdam edilen kişilere daha hoş görülü belki de bu bizim çocuğumuz da olabilir bu toplumumuz esasında toplumumuz güçlü olursa ekonominizin veya diğer güvenlik birimlerimizin gücüne toplumsal güçte katıldığında sanırım bucoğrafya da çok daha güçlü bir varlık ifade eden medeniyeti oluşturabiliriz." Vali Hasan Şıldak; "Bugün adeta bütün Burdur burada. Bu salonu doldurarak bu mutluluğa, bu özel ana tanıklık eden, katkı sağlayan, ruhuyla, bedeniyle burada bulunan bütün katılımcılara teşekkür ediyorum. Çünkü burada bulunmakla bu projeye olan desteğinizi ve inancınızı insanlık adına, sosyal devlet adına güveninizi, itimadınızı gösterdiniz. Bu destek bizim için çok önemli. Ben şu an duygusal bir atmosferdeyim gerçekten. İlk başladığımız da yola çıkarken mart ayında start verdik bu projemize ama aslında 2018’in son aylarında konuşmaya başladık bunun üzerinde ve bir hususu da açıklamak istiyorum tanıtım toplantımızın bu kadar geç yapılması, geciktirilmesi özel bir tercihimizdi. Projenin ilerlemesini ve aşamalarını görmek istedik. Ne kadar sağlam ayaklar üzerinde oturttuğumuzu bilsek de biz bu uygulamaları alanda görüp, ölçümlemeleri yapıp, gidişatımızı değerlendirip ona göre toplumumuzun karşısına çıkmak istedik. Her şeyden önce projemiz Allah’a şükürler olsun ilk anından itibaren ona olan inançla ve çok iyi bir proje kurgusuyla her yönden hesap edilmiş ince detaylarıyla bugünlere ulaştı. Şu anda Dr. Sevinç hanımın verdiği rakama göre 109 gencimizin proje kapsamında yer aldığını görüyoruz. Devletimizin bu alandaki mücadelesi belli.  Uyuşturucu terörün en büyük finans kaynaklarından Değerli Burdurlular en başta Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi, talimatları ve Sayın İçişleri Bakanımızın bütün illerde de eş zamanlı yapılan Uyuşturucu ile Mücadele Koordinasyon Toplantısın da ifade ettiği bu kararlılık ve mücadele ruhu bütün illerimize tabi ki yansıdı. Bizlerde ildeki yönetim olarak mücadelemizi kolluk birimlerimizle, kaymakamlarımızla son derece güçlü şekilde üzerinde adeta titreyerek devam ettiriyoruz. Son yıllarda uyuşturucu ile mücadele, Türkiye’nin terörle mücadele gibi, trafik terörüyle mücadele üzerinde ihtimamla durduğu en önemli konulardan biri. Gerek emniyet, gerek jandarma birimlerimiz adeta kuş uçurtmuyor. Her türlü özel çalışmayı da yapmak suretiyle ilimizde, ilimiz sınırları dahilinde uyuşturucu satışına ve kullanımına müdahale ediyoruz. Bildiğiniz gibi ilimiz bu manada en temiz illerden biri. Uyuşturucu kullanımının belki de en az yaşandığı illerden biri ama düşünün ki bu durumda bile bu rakamları yakalamışsak demek ki bu durum çok ciddi. Ülke olarak çok ciddi bir durumdayız. Uyuşturucu konusunun çok yönü var. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Ben bu çocuklarımızla, bu gençlerimizin pek çoğuyla bire bir görüşme fırsatı buldum. Aileleriyle görüştüm. Nasıl bir bela olduğunu nasıl bir mücadeleyi çok çok gerektiren bir husus olduğunu bizzat şahit olarak yaşadım. Uyuşturucu sadece bir sağlık sorunu değil. Aynı zamanda ülkemizin güvenliği ile ilgili bir sorun terörün en büyük finans kaynaklarından biri. Bu çocukları zehirlemekle kalmıyor buradan kazanılan para terör örgütlerin kasasına akıyor. Bunun ötesinde göç hareketleri ile bağlantısı var ve sosyal bir problem toplumumuzu kemiren sosyal hastalıkların belki de en tehlikelisi bu nedenle elbette mücadele etmemiz lazım. Hükümet olarak bilhassa İç İşleri Bakanlığı olarak bu konuda ki kararlı mücadeleye Burdur’dan sizlerin desteği ile en güçlü şekilde cevap vermiş oluyoruz. Mücadelemizin sadece önleyici ve mücadele edici sokakta bunun satışını yapanla, kullanıcıyla sınırlı tutmuyor, bu bataklığa düşmüş olan insanlarımızı iradeleriyle teşvik ederek, destekleyerek bu hastalıktan kurtarıyoruz. Sosyal bir mücadele yapıyoruz. Projemizin başarılı olma ihtimalini yükselten şu farklı noktaları paylaşmak istiyorum. Bu proje her şeyden önce çok güçlü bir iradeyi ve inancı ifade ediyor. Gerçekten projelerin devamını sağlamak ve onları sürekli kılmak en zor şeylerden biri. Pek çok proje yapılıyor ama devamlılık unsuru belki de en zayıf halkayı oluşturuyor. Bu noktada iyi bir sistem kurmak gerekiyor. Bu noktada bütün kuruluşlarımızla biz işbirliği ve koordinasyon sağlamak suretiyle bu kurguyu oluşturduk. Projenin senaryosu çok güzel bir kere bir ödül koyduk bu ödüle ulaşmak için o çocuklarımız en başta o ödülle birlikte yaşayarak adeta o ruhu yaşamaya başladılar. Gönüllülük esas bu proje içinde görev alan koordinasyon merkezimizde ki ve kuruluşlarımızdaki proje sorumlularımız adeta bu proje ile yatıyor bu proje ile kalkıyor. Hepsinin alnından öpüyorum. Gönüllülük ve samimiyet olmazsa asla ve asla sosyal meselelerde adım atmanız mümkün değil. Biz hem karar veriyoruz hem uyguluyoruz. Bununla da kalmıyor takip ediyoruz. Açık kapı uygulamasını Burdur sahiplendi Açık Kapı’ya atıf yaptık. Açık Kapı uygulamasını bu projeye monte etmek sureti ile bunun da altını çizmek istiyorum. Projemiz Burdurluların tamamen sahiplendiği Burdur’a mal olmuş çok yüksek değerli bir projedir. 6 aylık İŞKUR projesi kapsamındaki iş süresini tamamlayan gençlerimize Burdur’un esnafı, sanayicileri sahip çıktı. 22 iş insanımız fedakârlık yaparak birer gencimizi işletmelerinde çalıştırma sözünü verdiler. Bunların 5’i çalışmaya başladı. 8 gencimiz çok yakın bir süre içerisinde işe başlayacak. 5 gencimiz şubatta işbaşı yapacaklar. 5 kişide bizden isim bekleyen firmalarımız var. Burdur’da 22 firmamız bu gençlerimizi bağrına bastı. Bunu başka şekilde ifade edemeyiz bu duygu bu anı yaşamak tarifsiz bir şeydir, Burdur adına da gurur vesilesidir. Bütün Burdur’lular bu projeye sahip çıktıkları için bununla övünmelidir diye düşünüyorum. Projemizi nasıl bu aşamaya getirdiysek hep beraber güçlü bir şekilde uygulamamız lazım devamını sağlamamız lazım. Projenin en büyük özelliklerinden biride bu devamlılığı sağlamak olacaktır. Burdur bunu kendi gücüyle yapabileceğini gösterdi. Çok küçük dokunuşlarla ve iyi bir planlama ile bunun arkasında durmaya devam edeceğiz. Burdur’a Yeşilay Şubesi Bizi güçlendirecek bir yeni gelişme ise ilimizde eksikliğini duyduğumuz bu alanda çok önemli çalışmalar yapan Yeşilay’ın şubesi ilimizde bulunmamasıydı. Geçtiğimiz aylarda şube kuruluşunu gerçekleştirdik. Burdur’umuza hayırlı olsun. Yeşilay’ın uyuşturucu ile mücadele konusunda özel bir birimi var. Yeşilay Destek Merkezi’de ilimizde en kısa zaman da kuracağız. Bu şekilde Yeşilayı’da ortaklarımızın, paydaşlarımızın arasına alacağız. Sosyal devlet olmanın en güzel yansımasını bugün burada paylaştık, birlikte olduk aynı zaman da bunun bir yönü de şudur Devlet görevini yaparak sadece bununla polisiye ve kolluk tedbirler anlamında mücadele etmiyor bu yarayı tedavi etmeye çalışıyor, asıl bataklığı kurutmaya çalışıyor. Bu mana da bir önleyicilik var. Burdur’da artık herkes şunu bilmeli bu konuda devletin bütün ilgilileri, bütün kurumları canla başla bir mücadele içinde ve uyuşturucu ile tanışmaya aday biri bile artık bunu düşünmeli bu gençlerimiz, çocuklarımız için bu projenin aynı zamanda büyük bir önleyici etki de oluşturacağını düşünüyorum. Dalga dalga yayılan bu duyarlılığın, bu farkındalığın en güzel şekilde uyuşturucu konusunda ki önleyicilik vasfını da ortaya koyacağını düşünüyorum." Konuşmaların ardından Proje paydaşlarına ve Proje kapsamında istihdam sağlayan işverenlere plaket takdim edilerek toplantı sona erdi.